“ Avrupa Birliği Komisyonu ve Bölgeler Komitesi’nde” sunum yapan Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç konuşmasına Türkiye’den örnekler vererek başladı, Ülkemde, özellikle metropollerde “İğne atsanız yere düşmez. Elleri cebinde dolaşan ya da kafelerde işsiz oturup duran o kadar çok genç insan var ki… ” Ülke ekonomilerinin en önemli baş ağrılarından birinin, çözüm bekleyen en önemli sorunlarından birinin “Genç İşsizliği” olduğunu” belirti.
Geçmişten bugüne, 10 yıl içinde de siyasetin ve yerel yöneticiliğin içinde daha aktif yer almaya başladığımdan beri, “Bugün gelinen noktada, genç işsizliğinin sadece benim ülkemde çare aranan bir sorun değil, hem Avrupa hem de dünya çapında ekonomik ve sosyal politika üreticilerinin en önemli (ve en acil) ev ödevlerinden biri olduğu ortadadır. “
Küresel bazda kabul edilen “Genç istihdam konulu yaş aralığının 15–24 yaş” olduğunu belirten Şükrü Genç, Türkiye’de yapılan analizlerde, Resmi istatistik kurumumuz TÜİK’in verilerine göre, bu yılın Nisan ayı itibarı ile bu oran yüzde 17’dir. Geçen yılki verilere, yani yüzde 15,5 değerine göre ciddi bir artış göstermiş olması, ekonominin tüm aktörleri açısından, haklı olarak “önemli bir alarm sinyali” olarak algılanmaktadır. Genel İşsizlik oranının ise genel işgücü itibarı ile yüzde 9,8 ile yüzde 10 arasında gidip geldiği düşünüldüğünde, problemin vahameti daha açıkça ortaya çıkmakta olduğunu belirti.
Şükrü Genç, İstatistik verilere saplanılmasın..
Ekonomik konularda tartışmalar yapılır ve çözüm arayışları konusunda insanlar kafa yorarken, tabii ki salt istatistiki verilere saplanmak, sayıların içinde boğulmak, tablolara odaklanmak, yerel ve küresel çözümler bulmak için yeterli olmuyor.
Problemlerin kaynağını saptayıp, çok farklı kesimlerin görüşlerini bir potada eritip, gerçekçi analizler yaparak, ve en önemlisi de farklı toplumların çok farklı koşulları olmasına rağmen tecrübe alışverişinde bulunmalarını da sağlayarak, çözüm arayışına girişmek lazım.
“Birleşmiş Milletler”, “Dünya Çalışma Örgütü”,” Dünya Bankası”, “OECD”, “Avrupa Birliği” bazında yapılan tüm analizlerin ortak noktasını, “Değişen dünya ekonomisi, değişen üretim biçimleri ve iletişim çağında giderek hızla gelişen toplumsal dinamikler”in, pek çok konuda olduğu gibi, bu konuda da önemli rol oynadığı gerçeği oluşturuyor.”
Özellikle, “Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne tam üyelik müzakereleri “ sürecinde yapılan tüm toplantılar, tüm karşılıklı bilgi ve görüş alışverişleri, tüm ayrıntılı analizler incelendiğinde, bu anlamda her birimizin bir diğerinden öğreneceği ve paylaşacağı çok şey var. Gerek daha fazla istihdam yaratmaya yönelik ulusal ve uluslar arası ekonomik çözüm arayışları, gerek bu anlamda kadın – erkek fırsat eşitliğini sağlayıcı önlemler, gerek girişimcilerin (özellikle de genç girişimcilerin) önünü açmaya yönelik çalışmalar, ve tabii en önemlisi eğitimin bu alandaki rolünü dikkate alan çabalar, rehberlik ve danışmanlık hizmetleri, mutlaka el birliği ile ve koordineli olarak sürdürülmelidir.
Küresel ekonominin problemleri, bunların bölgesel etkileri, Türkiye’nin kendine özgü açmazları konusunda uzun uzun sayılarla, derin analizler yapmaya gerek görmüyorum…
Ancak şunun altını önemle çizmek gerekiyor: Yerelden ulusala, ulusaldan küresele (ve tabii, ters yönde de) verimli ve etkin çare üretimi, hızlı bilgi ve tecrübe alışverişi, deyim yerindeyse bu işin yegane ilacıdır.
“ Merkezi yönetimlerin istihdam politikalarının sosyal politikalarla desteklenmesi, yerel bazda üretilen çözümlerin de bunlara destek olması, belki de bu alanda harcanacak emeğin en verimli değerlendirilmesinin vazgeçilmez şartıdır.” Bu noktada, bu vesile ile Türkiye’nin en büyük metropolü İstanbul’un en göz önündeki ilçelerinden biri olan Sarıyer’in yerel yöneticisi olarak, bazı tecrübelerimizi sizlerle paylaşmak istiyorum:
Biz Sarıyer’de neler yapıyoruz: Öncelikle, yaklaşık 350,000 nüfuslu ilçemizde, 90,000 civarında genç insan yaşadığını, kaba bir hesapla, neredeyse her 3 insanımızdan birinin “Genç” tanımına uygun yaş aralığında bulunduğunu belirten Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, Sarıyer’de, Türkiye’nin her bir köşesinden gelen, farklı sosyal, ekonomik, kültürel, etnik, dini, mezhepsel geri planlardan insanların yaşadığını, yani kelimenin tam anlamı ile bir “Mozaik”ten söz edebileceğimizi de ekleyerek, her konuda olduğu gibi istihdam alanında da çözümlerin, sanılandan daha kompleks olduğunu, vurguladı.
Şükrü Genç,Avrupa Birliği Komisyonu’na Sarıyer Belediyesi’nin gerçekleştirdi beş ana projeyi sundu.
Sarıyer Belediyesi AB ve Dış İlişkiler Birimi koordinatörlüğü’nde, İsveç Başkonsolosluğu’nun duyurmuş olduğu İstanbul Türk-İsveç Kalkınma İşbirliği Stratejisi Çağrısı kapsamında 2012 yılından bu yana yürüttüğümüz bu proje ile tarım ve hayvancılık konusunda kadınlara öncelikli destek sunuyoruz.
Proje sürecinde gerek tarıma yönelik gerekse kişisel gelişimlerini sağlayacak eğitimlere tabii tutuldular. Özellikle, geçim kaynağını tarımdan sağlayan Sarıyer’in sekiz köyündeki desteğe ihtiyacı olan Sarıyerli girişimci kadınlara, proje dahilinde oluşturduğumuz Sarıyerli Kadın Girişimciler Akademisi’nin desteğiyle uzman psikologlar tarafından “Kişisel Gelişim Eğitimleri” verildi. Çiçek yetiştiriciliği, toprak hazırlığı, gübreleme, süs bitkileri yetiştiricliği, bal üretimi ve mantar üretimi, bu eğitim kapsamındaki başlıca alanlar.
Bu kapsamda, kendi işini kurmak isteyen girişimcilerin bir iş planına dayalı olarak kuracağı işletmelerin başarı düzeylerini artırmayı amaçlıyoruz. Kısa adı KOSGEB olan, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı ile işbirliği çerçevesinde düzenlenen bu eğitimler sonucunda , KOSGEB onaylı sertifikalar verilirken, tarım eğitimi projesinden bazı genç kadın katılımcılar da bu eğitimi dahil edilmiştir.
Bu alanda İstanbul’un en başarılı ilçesi durumuna gelirken, bugüne kadar 1000 kadına kredi verildi. Bir kadının ortalama 4 defa kredi kullandıkları belirlenmiş olup verilen kredi desteği 4000 rakamına yaklaşmıştır. Kadınlar herhangi bir iş kolunda işletme açabiliyor, işletmesi olanlar da malzeme alabiliyorlar.
Genç işsizliğin önündeki engellerin kaldırılması açısından en çok ilgi gören ve sonuçları ile en çok övündüğümüz etkinlikler arasında. Bu faaliyete bugüne kadar 6 yılda yaklaşık 12,000 civarında insanımıza, özellikle de el sanatları konusunda kadınlarımıza, üretim ve satış geliri elde etme olanağı sağlandı.
Şükrü Genç, “Yerelden bölgesel ve ulusala, ulusaldan da uluslar arası alana (ve tersine) çalışan bir veri ve tecrübe aktarımı trafiği ile, ve tabii ekonominin makro dengelerinin etkilerini de hesaba katarak, o alandaki olumlu katkıları da akıllıca devşirerek, günümüz dünyasının bu en çetin sorunlarından biri olan GENÇ İŞSİZLİKLE savaşı kazanacağımıza inanıyorum, dedi.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)