Son Dakika Haberler
“width=“1293

İL BAŞKANLARIMIZ SUÇ DUYURUSU YAPACAKLAR

İL BAŞKANLARIMIZ SUÇ DUYURUSU YAPACAKLAR
Okunma : 650 views Yorum Yap

İlbaskanlari
Kılıçdaroğlu, partisinin Düzce İl Başkanlığı ziyaretinde konuştu. Düzce’ye, Melen Çayı kenarında katı atık bertaraf tesisine karşı eylem yapan köylülere destek için geldiğini belirten Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
Aylardır ‘Sesimizi duyaramıyoruz’ diyorlardı. Kadınların yaptığı bir eylemin Türkiye’ye mal olması, onların seslerinin duyurulması benim görevlerimden birisidir. Çünkü bizim ismimiz Halk Partisi’dir. Halk partisiysek halkın partisi olmak zorundayız. Halkın sorunlarına ilgi göstermek durumundayız. O kadınlar kendi köylerine sahip çıkıyorlar, kendi doğalarına sahip çıkıyorlar, çocuklarına, ağaçlarına sahip çıkıyorlar. Onları yürekten kutluyorum. Onları bir Salı toplantısında Ankara’ya beklediğimi de söyledim. Gelecekler inşallah Ankara’ya ve ben mikrofonu o kadınlara vereceğim. Ve o kadınlara Salı toplantısında konuşma yaptıracağım. Çünkü biz halkın partisiyiz. Ve onların sorunlarını çözmek zorundayız.”
‘MASADA HAVANDA SU MU DÖVECEĞİZ?’
Yeni Anayasa komisyonuna katılmaları ile ilgili tartışmalara da değinen Kılıçdaroğlu, şöyle koınuştu:
Yaklaşık 200 yıllık parlamenter deneyimimiz var bizim. Osmanlı’dan başlayıp bugüne kadar. Şimdi diyorlar ki; ‘Bunların tamamını çöpe atalım, patronlu başkanlık sistemine geçiş yapalım.’ Biz de diyoruz ki ‘Bu doğru değildir.’ Bize diyorlar ki ‘İlla masaya ön yargısız oturun.’ Bizim ön yargımız yok ki. Siz de söylüyorsunuz, biz de söylüyoruz. Masada ne konuşacağız? Havanda su dövmenin bir yararı var mı? Biz düşüncemizi söyledik. Gelin parlamenter sistemin önünde engel varsa kaldıralım. Bu sistemi bozan kim? 12 Eylül’de, 12 Mart’ta ve daha sonraki iktidarlarda çıkarılan darbe yasalarını takip eden yasalar. Gelin bunları kaldıralım. Gayet açık, gayet net söylüyoruz. Milletin vekillerini millet seçiyor mu? Hayır. Oturuyorlar Ankara’da listeleri hazırlıyorlar, milletin önüne koyuyorlar, ‘Bunlara oy vereceksin’ diyorlar. ‘Vermezsen sana ceza yazarız’ diyorlar. Peki bunun Anayasa ile bir ilgisi var mı? Hiçbir ilgisi yok. Darbe döneminde çıkarılan seçim kanunları. Yüzde 10 seçim barajı Anayasa maddesi mi? Hayır, değil. Gelin kaldıralım. ‘Milli irade’ diyorsun. Yüzde 10’dan az alan partinin de milletvekili olsun, neden olmasın? Milli iradeyi hiç dikkate almıyorsun. Bir kişi uğruna 200 yıllık tecrübeyi çöp sepetine atacağız. Öyle bir sistem olmaz. Oturup neyi konuşacağız.”
‘YARGIYA EMİR VE TALİMAT VERİLİYOR
Sorunun Anayasa’da değil, uygulanan kanunlarda olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
Doğru haber yaptı diye gazeteci hapse mi atılır? ‘Yargı bağımsızdır, hiçbir organ, hiçbir makam yargıya talimat veremez’ diyor Anayasa’da. Bugün yargı bağımsız mı? Değil. Emir ve talimat veriliyor. Herkes mahkeme kararlarına uymak zorundadır. Böylesine bir dönem Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yaşanmadı. Ayın 5’inde Ankara’da toplantı yapıyorum. Tüm sivil toplum örgütlerini davet ettik. Sorun bir Türkiye sorunudur. Bir siyasi partinin sorunu olmaktan çıkmıştır. Hep beraber siyasi görüşümüz ne olursa olsun bu ülkeye demokrasi ve özgürlüğü getireceğiz. Birlikte yaşayacağız. Birbirimizin düşüncelerine saygı göstereceğiz. Bunu yaparsak Türkiye’yi tüm dünyada saygın yapabiliriz. Bizim görüşümz çok açık, bizim görüşümüz çok net. İlla Başkanlık istiyorlar. Güçler ayrılığı, yasama, yürütme, yargıyı kuvvetlendirelim. Getirin kuvvetlendirelim. Anayasa’da zaten hepsi var. Sorumsuz kişilerin hesap verdiği ortamda demokrasi vardır. Adaletin olduğu yerde demokrasi vardır. Bunun için hepimize görev düşüyor.”
‘İL BAŞKANLARIMIZ SUÇ DUYURUSU YAPACAKLAR’
AK Parti 2002’de iktidar olduğunda terör olmadığını, şimdi Türkiye’nin kan gölüne döndüğünü söyleyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
Valilere talimat verdiler, ‘Sakın teröristelere dokunmayın’ diye. Silah deposu haline getirdiler Doğu’yu, Güneydoğu’yu. Hergün şehitlerimiz geliyor, sorumlusu kim? Ülkeyi yönetenlerdir sorumlu olanlar. Eski kavgaları bir tarafa bırakacağız. Vatandaşa oturup anlatmamız lazım. Türkiye şuanda yönetilmiyor. Cumhuriyet tarihinin en derin krizlerinden birini yaşıyoruz. ‘Ben devletin ve hükümetin temsilcisi olarak açıklama yapıyorum’ diyor, diğeri de diyor ki ‘Sen devletin temsilcisisin, ben hükümetin temsilcisiyim.’ Daha kendi aralarında anlaşamıyorlar. Bunlar nasıl ülkeyi yönetecekler? Yönetemedikleri için ülke kan gölüne döndü. Devlet akılla, bilgiyle, birikimle yönetilir. Ahlaki değerleri sıfırlanmış bir yönetim anlayışı Türkiye’yi felakete götürür. Türkiye felaketin eşiğindedir. Bu ve bundan önceki hükümetler terör örgütüne yardım ve yataklık yapan iktidarlardır. Vali’ye diyor ki ‘Aman ha sakın teröristlere dokunmayın.’ Bunların tamamı var. Önümüzdeki günlerde il başkanlarımız gerekli suç duyurusunu yapacaklar. Meşru bir iktidar, gayri meşru bir terör örgütüne yardım ve yataklık yapamaz, bu suçtur. Ama bu suç Türkiye’de işlendi ve devam ediyor.”

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)