Son Dakika Haberler
“width=“1293

KOCATAŞ YALISI “ Atatürk’ün Sarıyer’de Halkla Buluştuğu Yer

KOCATAŞ YALISI “ Atatürk’ün Sarıyer’de Halkla Buluştuğu Yer
Okunma : 6.883 views Yorum Yap

Kocataş Yalısını  Abdurrahman Nurettin Paşa 1900 yılında Balyan Ailesinden Mimar Sarkis Balyan’a yaptırdı (Bazı kayıtlarda Fransız mimara yaptırıldı yazar). Bir süre sonra Abdurrahman Nurettin Paşa yalıyı Maksutzade Sebul Bey’a ipotek eder, sonra yalı satılır. Yalı Sultan II. Abdülhamit’in çocuklarından biri olan Şehzade Ahmet Efendi tarafından satın alınır. 

Şehzade Ahmet Efendi parasız kalınca senetle 20 bin lira borç alır borcunu ödeyemeyince yalı, şehzadeye borç veren Şakir Rıfat Atılhan’a geçer. Yanİ yalı sürekli el değiştirir. Nihayet devreye Necmettin Molla girer. Önce Hüber köşkünü almak için ilgilenir sonra vazgeçer 1929 yılında yani dünya krizinin ortalığı kasıp kavurduğu bir yılda 35 bin lira ile yalıyı satın alır. Kimsenin aklı karışmasın o yıllarda tüm Sarıyer’i toplasanız 35 bin lirayı bir araya getirmek imkânı olmazdı. Peki, Necmettin Molla Kimdir. Hukuk okumuş ve İstanbul’da savcı olmuştur. 

II. Abdülhamit’e yapılan suikastı soruşturmuş bir hafta gibi kısa bir süre içinde failleri bulmuş, ceza almalarını sağlamış, bir kısmı idam edilmiş, suikastı gerçekleştiren Hollanda Ermeni’si ise yine II. Abdülhamit’in isteği ile affedilmiştir. Çünkü Avrupa’dan büyük baskı görmüştür. Bu suikastta 28 vatandaş parçalanarak ölmüş, yüzden fazla kişi yaralanmıştır. Necmettin Molla bu olay nedeni ile büyük isim yapar. Terfi eder, bir süre sonra Başsavcı olur sonra da Adalet bakanı olarak kabineye girer. Sadrazamın (Başbakanın) Avrupa’ya gitmesi üzerine uzun bir süre Sadrazam Kaymakamı (Başbakan Vekili) olarak görev yapar. 

Bilahare Kastamonu milletvekili olarak Osmanlı Meclisinde bulunur. Mustafa Kemal Atatürk’ün yakın dostudur. Atatürk birkaç kez Sarıyer’e gelmiş bir keresinde evde misafir olmuştur. Atatürk’ün geldiğini duyan halk yalının önüne toplanmış ve “Gazı Paşa çok Yaşa” bağrışlarına dayanmayan Atatürk halkın karşısına çıkarak o meşhur olan şu konuşmassını yapmıştır (Kısa bir bölüm): “Benim için zahmet ediyorsunuz! Bundan mahcup oluyorum. Beni görmek demek behemahal yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kâfidir”.

Necmettin Molla, Kocataş yalısının önüne duvar çeşmesi yaptırır ve Kocataş suyunu bağlatır. Torunu Şair, Yazar, eski siyasetçi Yusuf Mardin Çeşmenin kitabesine tarih düşürür (şöyle yazar): “Böyle bir ab-ı hayatın koşar insan sesine/Nice malule şifa sundu bu mermersine/Suya tarihi düşürdüm getirip “bin dereden”/Nuş eden Hayri dua eyleye Necmeddine” (1946). Bu çeşmenin ayna taşı çiçek motifliydi. Yalağı ise muhteşemdi ve hamam kurnası şeklindeydi. Ne tuhaftır ki önce Yalağı da ha sonra da aynı taşı çalındı. Necmettin Molla öldükten sonra Yalı görkemini uzun süre devam ettirdi ama son 30-35 yıldan bari harap haldeydi, iki kez yangın geçirdi ve sonunda kaderine terk edildiği gibi suyun akışı da durduruldu. 

Kocataş Suyu İstanbul’un en iyi sularından biriydi. Sertlik derecesi (ph) 1,5 di, sonraları 3 oldu. Ama gecekondular artıkçı suyun sertlik derecesi de yükseldi. Suyu çalındı, yeteri kadar akarı olmadı, sonra da tamamen kesildi.

Sonunda; Atatürk’ü, Fethi Okyar’ı, Nuri Conker, Tahsin Uzer, Ruşen Eşref, Kazım Özalp Paşa, ve damatları olan Ebu-lula Mardin, Muhiddin Mardin, Münip Ürgüplü’leri ağırlayan yalı elden çıkarıldı. Yalı Son yıllarda birkaç kez el değiştirmiş olmalı. Son alanların Arap oldukları söylentisi var. Zaten alanlar yabancı olmasaydı bu kadar kısa süre içinde izin alıp da inşaatı başlayamazlardı ve bitiremezlerdi bile. Sahipleri kim olursa olsun. Gayet güzel yaptılar, harika oldu ama şu hayrat olan KOCATAŞ MEMBA SUYUNU AKITSINLAR, böyle yakışır.

Kocataş yalısının Büyükdere tarafındaki yalı ise Karakahya namı ile maruf Karabet Balyan’a ait yalıydı. Bu yalı 1900 yılında yandı. Yıllar sonra bu yalının yerine Gazoz, Su ve Kocataş Cola fabrikası yapıldı. Zamanla bu fabrika kapandı ve yerine Karabet Balyan’a ait olan yalı eski yalıya uygun olara yapıldı. 

Unutmayalım Necmeddin Molla uzun Süre Şirket-i Hayriye’nin Genel Müdürlüğünü de yaptı. Bu görevi yaparken da Altınkum Plajının açılmasını sağladı ve Altınkum’a vapur iskelesi yaptırarak halkın Sarıyer’e ilgi göstermesine de yardımcı oldu. 

 HER HALDE BİRAZ TANITABİLDİK DEĞİL Mİ?

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)