Son Dakika Haberler
“width=“1293

Muhalefet Resmen Uyudu ve Asker Gönderilmesine Evet Dedi.

Muhalefet Resmen Uyudu ve Asker Gönderilmesine Evet Dedi.
Okunma : 760 views Yorum Yap

imageMali ve Orta Afrika’ya Asker Gönderiyoruz…

Suriye ve Irak’ta yaşanan El kaide terörüne karşı sessiz kalan hükümet, Muhalefetinde desteğini alarak Mali’ye ve Orta Afrikaya El Kaide ye karşı asker gönderilmesine evet dedi.

MALİ ve ORTA AFRİKAYA ASKER GİDİYOR

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AKP Hükümeti’nin, Suriye’de Esad yönetimini devirerek yerine kendileri gibi Sünni olan Müslüman Kardeşler’i iktidara getirmek için neden oldukları skandalların ardı arkası kesilmiyor. Erdoğan ve hükümetin, dünyayı dehşete düşüren El Kaide’nin kolu IŞİD’e karşı asker yollamazken, El Kaide’ye karşı Mali ve Orta Afrika’ya asker yolluyor. Muhalefet de resmen uyudu ve asker gönderilmesine “Evet” dedi.

Mali ve Orta Afrika Fransa’nın eski sömürgeleri. Fransa’nın halen bu ülkede de büyük çıkarları bulunuyor. Fransa, Mali’de El Kaide bağlantılı grupların devreye girerek başkente yürümesi üzerine 2013 yılında askeri müdahalede bulunma kararı aldı. Fransa, radikal dincilerin ülkeyi ele geçirmesini engellemek için tek başına asker gönderdi. Fransa’nın müdahalesiyle radikal dincilerin başkente yürümesi engellendi ama ülkedeki iç savaş sürüyor. İç savaş Fransa’nın diğer kolonisi Orta Afrika’ya da de sıçrardı. Fransa iki ülkede sıkışmış durumda.

FRANSADAN ŞAŞIRTICI DESTEK

Erdoğan ve hükümet de Suriye’deki Müslüman Kardeşler ile bu örgütün safındaki devşirme radikal dinci teröristleri koruma kalkanına almak için Suriye’de “tampon bölge”, “uçuşa yasak bölge” oluşturmaya çalışıyor. Bütün çabalarına karşın ABD bu projeye destek vermedi. Avrupa ve dünyanın diğer önde gelen ülkelerinden de destek yok. Yalnızca Fransa, saşırtıcı bir biçimde destek verdi.

Fransa’nın şaşırtıcı desteği, geçtiğimiz Ekim ayında Erdoğan’ın Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ile yaptığı telefon görüşmesinden sonra gelmişti. Fransa Cumhurbaşkanlığı Ofisi’nden yapılan açıklamada, “Cumhurbaşkanı Hollande Suriye’nin kuzeyindeki katliamlara engel olmak gerektiği konusunda ısrarcı oldu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından önerilen yerinden edilmiş insanları korumak ve onlara ev sahipliği yapmak için Suriye ve Türkiye arasında bir tampon bölge oluşturma fikrine destek verdi” denilmişti.

İŞTE NEDENİ

Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, telefon görüşmesinden iki gün önce yaptığı açıklamada, Kobani’nin IŞİD’in eline geçme riskine işaret ederek, atılacak adımları Türk mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüştüğünü söylemişti. Fabius, “Bir trajedi yaklaşıyor ve hepimizin tepki göstermesi gerekiyor” ifadelerini kullanarak, Hollande’ın da konuyu Cumhurbaşkanı Erdoğan ile konuşacağını açıklamıştı. Paris’te Çavuşoğlu ile yüz yüze görüşeceklerini de bildiren Fabius, Müslüman Kardeşler’in Türkiye’de kurulan örgütü Özgür Suriye Ordusu’na verdikleri desteği artıracaklarını da söylemişti.

Libya petrollerinden Türkiye’nin pay almasını engellemek için herşeyi yapan Fransa’nın şaşırtıcı desteğinin nedeni Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) sessiz sedasız kabul edilen tezkereyle birlikte belli oldu. Hükümet, Fransa’nın Suriye desteğine karşılık Orta Afrika Cumhuriyeti ve Mali’ye asker gönderiyor.

MUHALEFET UYUDU

İki ülkeye asker gönderilmesine ilişkin teskere TBMM’de dün görüşüldü. Muhalefet resmen uyudu. “Türkiye’nin Mali’de, Orta Afrika’da ne işi var?” diye dahi sormadı. Sadece BDP’li Hasip Kaplan, “Askerlerimiz oraya neden gidiyor? Kim gönderiyor? Kimin çocukları gidiyor” diye sordu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu ise tezkereye destek vererek, bir kalkıp “Dünyadaki olaylara din ve mezhep açısından yaklaşma adetinizi bırakın. Bu yaklaşımlar toplumları bölüyor, dinler ve mezhepler arası gerginlikleri artırıyor, çatışmaları körüklüyor. İnsanlara eşit davranın. Sadece Müslümanların değil, bütün insanların hamisi olun” nasihatında bulundu.

NİYE MECBUR MUŞUZ SAYIN ARINÇ?

Tezkereye yönelik eleştirileri yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise BM Güvenlik Konseyi ve Avrupa Birliği (AB) kararlarını gerekçe gösterdi. AB ve BM kararlarına uyma zorunluluğu olmamasına karşın Arınç, şunları söyledi:

“Bu tür harekâtlara Türkiye’nin katılımı, uluslararası anlaşmalarla veya ikili anlaşmalarla mümkün olabilmektedir. Bir ahde yani sözleşmeye ve anlaşmaya dayanan yükümlülüğümüz bulunmaktadır. Bir taraftan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin kararı, bir taraftan da Avrupa Birliğinin kendi organlarında aldığı kararlarla bizim bunların dışında kalmamız hiçbir zaman düşünülemez. Yani şunu şöyle düşünemeyiz: Şahsi, bireysel bir karar vermek durumunda olsak, ne işimiz var buralarda, buralara niçin insan gönderiyoruz veya ben gidiyorum diyemeyiz. Dolayısıyla Hükümet olarak, devlet olarak taahhüt altına girdiğimiz konularda yine ulusal çıkarlarımızı düşünerek, şümulünü, kapsamını ve oluşturacağımız komiteyi kendimiz tespit etmek suretiyle bazen sembolik olsa dahi bunlara katılmak mecburiyetimizin bulunduğunu ifade etmek istiyorum.

AB ÜLKELERİ GÖNDERMİYOR AMA BİZ GÖNDERİYORUZ

Arınç, AB ülkelerinden Mali’ye Fransa dışında asker gönderen ülke olmamasına karşın şu gerekçeyi de ileri sürdü:

“Bunu açıklamak için de arkadaşlarımızın dikkatine sunmak istediğim şey, 29 Haziran 2006 tarihinde imzaladığımız Türkiye Cumhuriyeti’nin Avrupa Birliği Kriz Yönetimi Harekâtlarına Katılımı İçin Avrupa Birliği İle Türkiye Cumhuriyeti Arasında Çerçeve Teşkil Eden Anlaşma vardır ve bu kapsamda harekâta ne şekilde katılacağımız da belirlenecektir. Ülkemiz, gerek NATO gerek Avrupa Birliğini kapsayan bu bütüncül siyasette kendi ulusal çıkarlarımız doğrultusunda bu kararları vermektedir. Eğer Meclisimiz Hükümetimize bu yetkiyi verdiği takdirde, bu yetki çerçevesinde bunu kullanacağımızı açıklıkla bildirmek istiyorum.”

KAPSAMI BELİRSİZ

Arınç, tezkereyle sadece ulaştırma desteği verilmesi için asker gönderileceğini ifade ederek, “Henüz yetkiyi almadık ama planlamamız şöyledir: Personel ve tehlikeli madde içermeyen taşımalar için Türkiye veya Yunanistan’dan Gabon veya Kamerun’a kendi harekât ve lojistik ihtiyaçlarımız çerçevesinde en fazla iki ayda bir sefer ulaştırma uçağı katkısı yapılması düşünülmektedir. Bir personel katkısını da şöyle düşünüyoruz: Bangui, yani Orta Afrika Cumhuriyeti’nde konuşlu bulunan kuvvet karargâhına bir ulaştırma uzmanı katkısı öngörülmektedir. Şüphesiz değişebilir ama kapsamını, şümulünü Hükûmetimiz tayin edecektir” dedi.

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)