Darısı Türkiye’nin başına…

Amerika 2014’ün ilk çeyreğinde,%1 küçüldü. Büyüyemediği gibi, üstüne üstlük bir de küçüldü.

Liberal ekonomistler Amerika ve onun sürdürdüğü ve tüm dünyaya dayattığı ekonomi modeline toz kondurmadığından, bu gerilemenin sonuçlarından fazla bahsetmediler.

Çin’deki %7,8 büyümeden, %7,7 büyümeye düşüşü; Çin yıkılıyor diye veren Batı medyası, Amerika’daki bu gerilemeyi izah edemedi.

Aslında medya ne kadar gizlese de, bu gerileme yeni bir şey değil. 2008 krizinden beri Amerika gerilemektedir.

Bu gerileme öyle sanıldığı gibi; sadece ekonomide değildir.

Her alanda gerileme var.

Siyasal gerileme; Amerikan dış politikası, dünyayı istikrarsızlaştırmaya yönelik olduğundan, Amerika tüm dünyada siyaseten itibarsızlaştı.

Bu siyasi itibarsızlık, bumerang gibi Amerikan siyasi dengelerini de bozdu.

Amerikan halkı ile egemen zengin elitin arasının açılması, her ne kadar bir iç savaş niteliğine bürünmediyse de, iç dengeler bozuldu.

Siyaseten ne olduğu belli olmayan işlere girmesine sebep oldu.

Suriye örtülü savaşı buna en açıklayıcı bir örnektir. Esad’ı devirmek için önce Erdoğan ile anlaştılar. Operasyonel İstihbari Fizyon anlaşması imzaladılar. Hilary Clington ile Davutoğlu çak yaptılar. Sonra, Amerika, Rusya’nın etkisi ve Esad’ın direnciyle, birden çark etti.

Buna benzer siyasi tutarsızlıklar, dünyanın başka köşelerinde de oldu.

Askeri gerileme; dünyanın en büyük ordularını besleyen, dünya jandarmalığını yapan Amerikan ordusu, Amerikan halkının nafakasını azalttı.

Yılda 750 milyar dolar olan ordu giderlerini, 400 milyar dolara düşürmek zorunda kaldı.

Teknolojik gerileme; Büyük ordular beslemek, dünyanın 700 ayrı yerinde üs sahibi olmak, personel giderlerini artırdı, teknolojiye ayrılan ödenekleri azalttı.

Amerika artık dünyanın teknolojik önderliğini de kaybetme noktasındadır. Üretimin azaldığı yerde, teknoloji ve bilgi üretimi azalır.

Ekonomik gerileme; bunu fazla ifade etmeye gerek yok. Amerikan dolarının ticaretteki kullanımı ve rezerv para olma yeteneği azaldıkça, ABD’nin dolar basımı zora girdikçe, Amerikan ekonomisi gerileyecektir.

Sosyal gerileme; Gıda yardımı alan(sadaka alan) ABD vatandaşı sayısı 40 milyonu aşmış. Otuz milyon evsiz, yatacak yeri olmayan Amerikalı var.

Yani Amerika’da bir cennette yaşayanlar bir de cehennemde yaşayanlar var.

Dünyanın gelir dağılımı bozukluğunda birinci sırada yer alır.

İstihbarı gerileme; eskiden CIA’nın neme nem bir şey olduğunu dünya bilmezdi.

Şimdi nasıl bir cinayet örgütü olduğu, tüm dünyaca anlaşıldı.

Dünya ülkeleri CIA’ya karşı alabilecekleri kadar önlemi almaya devam ediyor.

Yani ilkeler içinde istihbarı operasyonlar yapmak, örtülü savaşlar yapmak artık zorlaştı.

Buna Rusya ve Çin’in aldığı tedbirlerde eklenince, ABD’nin istihbarat işleri de zora girdi.

Amerika’nın elinde, orta doğuda, bir tek Türkiye kaldı. Katar ve Suudi Arabistan’ı devlet olarak saymıyorum. Çünkü onlar devlet değil, aşiret.

Siz bakmayın, Erdoğan’ın iki de bir Pensilvanya dediğine… NATO Türkiye’nin içinde olduğu sürece, Amerika tüm kurumlarıyla Türkiye’nin içindedir. NATO’ya karşı, bir tek cümle eden var mı. Afganistan’da neden askerimiz var diyen var mı?

Ah muhalefet ah… Muhalefet de Amerikancı olmasaydı, Amerika ve Amerikancılardan arınmış bir Türkiye’ye kavuşmak mümkün olacaktı.

Sömürgecilerin tasallutundan kurtulma, her zaman kolay olmayabilir.

ABD’nin doğuya doğru ilerlemesi; İran, Suriye ve Ukrayna cephelerinde durduruldu.

Darısı Türkiye’nin başına…

Bülent Esinoğlu

31.5.2014, bulentesinoglu@gmail.com