Son Dakika Haberler

Erdoğan’ın Dokunulmazlığı 15 Ağustos’da Kalkar

Erdoğan’ın Dokunulmazlığı 15 Ağustos’da Kalkar
Okunma : 2.063 views Yorum Yap

imageAdalet ve Kalkınma Partisi (AKP) kurucularından, eski AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili hukukçu Ertuğrul Yalçınbayır’la Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanmasının ardından yaşanacak hukuki süreçleri ve AKP içinde neler yaşanabileceğini konuştuk.

Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) 15 Ağustos’ta kesin seçim sonuçlarını Meclis Başkanı’na göndereceğini ve bu tarihten itibaren Erdoğan’ın milletvekilliği, başbakanlık ve genel başkanlık görevlerinin sona ereceğini dile getiren Yalçınbayır, Erdoğan’ın dokunulmazlığının da kalkacağını ifade etti.

Mevcut cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün 28 Ağustos’ta Köşk’ten indikten sonra AKP’ye geri döneceğini söylemesi ve AKP’nin 2015 seçimlerine kadar izleyeceği yol hakkında da konuşan Yalçınbayır iki öngörüde bulundu:

“Başbakanlık görevine 2015 seçimlerine kadar Mehmet Ali Şahin getirilir” ve “Gül, seçimlere kadar başbakan yardımcısı ve dışişleri bakanı olarak görev yapar.”

Erdoğan’ın vekilliği için son gün: 15 Ağustos

“10 Ağustos’ta yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminden Erdoğan galip çıktı ama Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olduğunun kesin ilanı 15 Ağustos 2014. Kesin ilan tarihinden itibaren hukuki süreçler de beraberinde geliyor.

“Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olduğu YSK tarafından kesin olarak açıklandıktan sonra bu karar YSK tarafından Meclis Başkanlığı’na gönderilecek. Meclis Başkanı o gün Anayasa gereği Erdoğan’ın partiyle ilişiğini kesecek ve milletvekilliği listesinden düşürecek. Dolayısıyla başbakanlığı da sona erecek.

“İlişiğin kesilmesi demek Erdoğan’ın bir daha Meclis Genel Kurulu’nda ve parti grup toplantılarında bulunamayacağı anlamına geliyor. Partiyle ilişiği tamamen kesilecek.

“15 Ağustos’tan itibaren Erdoğan’ın dokunulmazlığı da kalkacak. Mevcut anayasaya göre cumhurbaşkanlarının dokunulmazlığı yoktur.

“Kurultaya Gül de Erdoğan da katılamaz”

“Gül’ün partiye dönmesi mümkündür ama milletvekili olmadığı için başbakan olması mümkün değildir.

“27 Ağustos’ta yapılacak olan kurultaya Gül de Erdoğan da katılamaz. Gül kurultayda herhangi bir göreve seçilemez. Erdoğan kurultayı yönetemez.

“Eğer bunlar olursa hukuk devleti olan Türkiye’de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ve Anayasa Mahkemesi’nin konuya müdahaleleri söz konusu olur.

“Ben buna fırsat verilmeyeceğini, Erdoğan’ın da bunu bundan sonra zorlamayacağını düşünüyorum. Zorlarsa, sistemi zorlamayla ilgili bir iradenin apaçık ortaya konması olur ve fevkalade sıkıntılı sonuçlar doğar.

“Erdoğan nezaketen katılıp selamlamada bulunursa bu da yeni bir teamülü başlatmış olur. Bunda hukuken bir sakınca yoktur.

“Ama kurultayda etkili olmak, kurultayı yönetmek, kurultayı açmak gibi işleri yapması mümkün değildir.

“Aynı şekilde kurultayda Erdoğan’ın posterlerinin pankartlarının açılmasına yasal bir engel yok ama bu şık karşılanmaz. Kamuoyu bunu tasvip etmez.

“Erdoğan’ın balkon konuşmasıyla, makamıyla bağdaşmaz. Eğer böyle işler yapılırsa bundan sonraki süreç için olumsuz bir başlangıç olur.

Mehmet Ali Şahin dönemi

“15’inden sonra Erdoğan’ın yerine Mehmet Ali Şahin’in seçileceğini ve 2015 seçimlerine kadar da Başbakanlık yapacağını düşünüyorum.

“Başka isimler de geçiyor ama en yakın isim hem Erdoğan’ın gençliğinden beri, MSP-RP-FP’den beri beraber olduğu, aynı zamanda mahalle arkadaşı, futbol takım arkadaşı, AKP sürecindeki yakınlıklar Şahin’i işaret ediyor. Hatta Şahin meclis başkanıyken genel kurulda Erdoğan, ‘Başkan milletvekillerini sen mi susturacaksın ben mi susturayım’ demişti.

“Bu tablo Şahin’in genel başkan vekili olarak görevlendirileceğini ve 27’sindeki kurultaya başkanlık edeceğini gösteriyor.

“Erdoğan ve Gül birbirlerini tamamlıyorlar”

“Gül’ün ise hükümete dışişleri bakanı ve başbakan yardımcısı olarak gireceği görüşündeyim. Böylece partinin dağılmasıyla ilgili endişeler bertaraf edilmiş olur.

“Çünkü Erdoğan’la Gül birbirlerinin tamamlayıcısıdır. Gül, Erdoğan başbakanken hangi kanunu anayasaya aykırı görüp Anayasa Mahkemesi’ne götürdü? Veya hangi isteği geri çevirdi, hangi üçlü kararnameyi geri gönderdi? Kanunları geri gönderme görevini ne ölçüde yaptı?

“Bunların hepsi birbirini tamamlayıcıdır. Bundan sonra da Erdoğan ve Gül birbirlerini tamamlayıcı rolleri oynayacaklardır.

“Bir başa üç şapka olmaz”

“Türkiye bir başkanlık seçimini kaldıracak kapasitede, erdemde, zenginlikte değildir. Çünkü yasama güçlü değil, yargı güçlü değil. Bu halde gücü tamamen başkana verirseniz bir başa üç şapka olmaz.

“Erdoğan 15’inde genel başkanlık şapkasını mecburen çıkarıyor. Ondan sonra da yasamayla ve yürütmeyle ilgili şapkanın çıkması lazım. Devletin başı olarak da anayasanın ve kanunların verdiği görevi yapması lazım.

“Türkiye’deki demokrasi anayasal demokrasidir. Anayasal demokrasinin dışına çıkma söylemleri olabilir ama iradeyi koyup onları uygulamak anayasanın apaçık ihlali olur.” (EKN)

Erdoğan üç koltuk için ısrarlı

Cumhurbaşkanı seçimini ilk turda kazanan Tayyip Erdoğan, anayasa ve Cumhurbaşkanlığı Seçim Yasası’nda, “Cumhurbaşkanı seçilenin, varsa partisi ile ilişiği kesilir ve TBMM üyeliği sona erer” hükmüne karşın yemin töreninin yapılacağı 28 Ağustos’a kadar başbakanlık ve genel başkanlığı görevlerini de bırakmak istemiyor.

Oysa Anayasa ve Cumhurbaşkanlığı Seçim Yasası’nda “Cumhurbaşkanı seçilenin varsa partisi ile ilişiği kesilir ve TBMM üyeliği sona erer” hükmü yer alıyor.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, seçimden önce Erdoğan’ın başbakanlığının YSK’nın resmi sonuçlarının Resmi Gazete’de ilanıyla birlikte sona ereceğini açıklamıştı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da Çiçek’le aynı yönde görüşler dile getirdi.

Çiçek, bu konuda önceki uygulamaları da içeren bir rapor hazırlayarak cumhurbaşkanlığına da göndermişti. Raporda Turgut Özal ve Süleyman Demirel’in cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından vekalet sisteminin uygulandığına dikkat çekildi. Rapora göre Özal’ın 31 Ekim 1989’da cumhurbaşkanı seçilmesinin hemen ardından 1 Kasım’da Cumhurbaşkanı Kenan Evren meclise bir yazı göndererek Özal’ın başbakanlığının sona erdiğini bildirdi ve yeni hükümet kuruluncaya kadar başbakan yardımcısı ve devlet bakanı Ali Bozer’in başbakanlık görevine vekalet edeceğini duyurdu.

16 Mayıs 1993’te cumhurbaşkanı seçilen Demirel’in aynı gün milletvekilliği sona erdi. Aynı gün yemin ederek göreve başlayan Demirel başbakanlık görevi için Erdal İnönü’ye vekalet verdi.

AKP’ye göre yemine kadar koltukta

Ancak AKP yönetimi anayasada ve ilgili yasanın hükmüne karşın Erdoğan’ın başbakanlığının cumhurbaşkanlığı görevine başlayacağı 28 Ağustos’a kadar devam edeceği görüşünü savunuyor.

Parti yöneticileri “Cumhurbaşkanı ilk kez halk tarafından seçildi. Özal ve Demirel TBMM tarafından seçildi. Bunlar birbiriyle karşılaştırılamaz. Anayasa ve yasada ‘Cumhurbaşkanı seçilenin’ deniyor. Cumhurbaşkanı, mazbata alarak ve yemin ederek göreve başlıyor. Bu tarih de 18 Ağustos. Cumhurbaşkanı statüsü 28 Ağustos’ta başlayacağına göre Başbakanlığı da bu tarihe kadar sürebilir. Bu konuda hiçbir tereddüt yok” görüşünü savunuyor.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Erdoğan’ın mazbatasını almadan ve yemin etmeden fiilen Cumhurbaşkanı olmadığını belirterek “Fiili Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’dür ve 28 Ağustos’a kadar görevini sürdürecektir” dedi.

Dokunulma endişesi

AKP’nin 28 Ağustos’a kadar üç koltuk ısrarında başbakanlık ve milletvekilliğinin düşmesi durumunda dokunulmazlığının kalkmasıyla Erdoğan’ın korumasız hale geleceği kaygısının yattığına dikkat çekiliyor.

Bu nedenle gözler hala 28 Ağustos’a kadar Cumhurbaşkanı olan Gül’e çevrili. Gül’ün Özal örneğinde olduğu gibi Erdoğan’ın başbakanlığı konusunda bir girişimde bulunup bulunmayacağı merak ediliyor.

* Bu kutuyu bugünkü Cumhuriyet gazetesinden Emine Kaplan‘ın haberinden hazırladık.

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)