Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın oluşturduğu baskı ve dikta yönetiminin, alışveriş merkezi yapmak için Taksim Gezi Parkı’nı yok etmeye kalkışmasıyla başlayan “Türk Baharı” gibi isyan, halkın ve demokrasinin zaferiyle sonuçlandı. Gezi Parkı, halka açıldı. Onbinlerce kişi Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nda kutlama yapıyor.
Erdoğan’ın geri adımı, dün sabah 05.00’te polisin yaptığı baskının ardından başlayan direnişin bütün gece ve bugün sürmesi, neredeyse bütün İstanbul’u sarması, gösterilerin başta Ankara ve İzmir olmak üzere bütün illere yayılması, binlerce kişinin Üsküdar ve Kadıköy’den yürüyüp Boğaz Köprüsü’nü geçerek eyleme katılması; Beşiktaş, Şişli, Tarlabaşı, İstiklal Caddesi, Cihangir’de toplanan vatandaşların sayılarının artması; MHP’nin Taksim’e gitmesi, CHP’nin önce İstanbul’da miting yapma kararı alması, ardından bu kararı iptal ederek, Beşiktaş’ta toplanarak Taksim’e yürüme kararı alması üzerine geldi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, sabah yaptığı açıklamada,“Burada AVM istemiyoruz diyenlere biber gazı sıkmak yerine ikna edici çalışmalar yapılmasını faydalı görüyorum” dedi. AKP’li eski bakan Ertuğrul Günay’ın sert iletileriyle AKP’de başlayan çatlağın Arınç’ın açıklamasıyla birlikte belirgenleşmesi de Erdoğan’ın geri adımında rol oynadı.
Bu sırada, Tarlabaşı’nda polis ile göstericiler arasında sert bir çatışma çıktı. Polis Tarlabaşı’na gaz bombası ve ses bombası yağdırırken, vatandaşlar binalara, bodrum katlara sığınmak zorunda kaldı. Polis binalara bodrum katlara bile girerek gaz bombası attı. Buna kızan eylemciler burada bir otobüsü ateşe verdi.
CHP’liler Beşiktaş’ta toplanmaya başlarken, MHP’liler de bir grupla Taksim’e çıktı. Bir grup CHP’li milletvekili ve protestocu vatandaş, Gezi Parkı’na girmek için meydana geldi. Bu gelişmelerin ardından polisin çekilme kararı aldığı haberleri gelmeye başladı. Saat 15.30 sıralarında polis Gezi Parkı’ndan çıkarak, barikatları kaldırmaya başladı. Yüzlerce kişi milletvekilleriyle birlikte Gezi Parkı’na girdi.
Polis Taksim Meydanı ve parktan çekilirken, vatandaşlar polisi, sloganlarla protesto etmeye başladı. Gruplardan polise ve TOMA’lara taş atanlar olurken, polis, “Zorbalığa bak”dedirtircesine dönüp kalabalığın üzerine biber gazı sıktı. Kalabalık, polisin çekilmeye başladığı haberleri nedeniyle Harbiye Beşiktaş, İstiklal Caddesi yönünden parka akın etmeye başladı. Polis, parka girmeye çalışanlara tekrar sert müdahalede bulundu. Polisin birçok noktada, sanki düşman bir ülkenin halkına karşı savaşıyormuş gibi geri çekilirken de müdahaleleri sürdürdüğü bildirdi.
Polis, Taksim’deki vatandaşların tepkiler üzerine saldırıyı durdururken, vatandaşlar Taksim’deki çevik kuvvetın kulübesini ve gezi parkını yıkmaya kalkışan şirketin şantiyesini ateşe verdi. İtfaiye uzun süre olay yerine gelemezken, vatandaşar, zincir oluşturup elden ele su taşıyarak, polis kulübesini söndürmeye çalıştı.
Polisin çekilmeye başlamasıyla ve yolların açılmasıyla birlikte onbinlerce insan parka ve Taksim Meydanı’na girdi. Meydan“İşte Taksim işte direniş”, “Tayyip istifa”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganlarıyla inliyor.
Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nı dolduran onbinlerce insan kutlama yaparken, ses düzeni kurulması ve konser verilmesi bekleniyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, geri attığı adımın ardından yaptığı açıklamada, yine “İnadım inat” dedi. Erdoğan, Taksim Gezi Parkı’nın yıkılmasına ve ağaçların kesilmesine karşı çıkan vatandaşlara sert bir biçimde çıkarak, “İlla Topçu Kışlası buraya yapılmasın diyorsanız kusura bakmayın olacak” dedi.
Aslında İstanbul’u cehenneme döndürmesi, yüzlerce insanın yaralanmasına neden olması, halkın isteklerine karşı çıkması nedeniyle istifa etmesi, ülkeyi seçime götürmesi gereken Erdoğan, meydana çıkan CHP ve MHP’ye adeta köpürdü, olaylardan yararlanmaya çalışmakla suçlayarak, geri adım atmasında iki muhalefet partisinin tavrının önemli bir rol oynadığını da açığa vurdu.
Erdoğan’ın geri adım atarak, Taksim’i ve İstanbul’u beş gündür cehenneme döndüren polisi geri çekmesi, Türk demokrasi tarihinde bir dönüm noktası niteliğinde. Türkiye’de ilk kez bir iktidar halkın tepkileri karsısında geri adım atmış oldu. İktidarda bulunduğu 10.5 yıllık süre içinde bir türlü sonu gelmeyen ve artık gına getiren dayatmalarda bulunan AKP, ilk kez halkın gücü karşısında geri adım adım atmak zorunda kaldı.
Böylece iktidarlara halkın verdiği gücün halka karşın sınırsız bir biçimde uygulanamayacağını, iktidarların keyfi bir bir biçimde davranamayacağı, her istediğini dayatmayacağını, kararlarının halkın görüşlerini de dikkate alarak; yani katılımcı demokrasiye önem vermesi gerektiğini gösterdi ve Türk halkı demokrasinin bu vazgeçilmez özelliğini AKP iktidarına büyük bir direnişle kabul ettirmiş oldu.
Bununla birlikte Erdoğan’ın son yıllarda oluşturduğu baskı ve tek adam yönetimi ağır bir darbe yedi. Erdoğan’ın Ergenekon ve Balyoz soruşturmalarıyla başlayan süreçte baskın ve tutuklamalarla yarattığı korku imparatorluğu tarihe gömüldü.
Olay Türk demokrasi tarihi açısından da dönüm noktası niteliğinde. Bugüne kadar oy verip, sonra iktidarlar ne yaparsa yapsın sesini çıkarmayan Türk halkı, artık yanlış kararlara, dayatmalara izin vermeyeceğini, bunun için gerekirse sokaklara dökülerek ayaklanacağnı, gerekirse böyle beş gün boyunca değil aylar boyunca savaşacağını da göstermiş oldu. Bundan sonra iktidarlar artık ülkeyi babalarının çiftliğiymiş gibi yönetemeyecek.
Bu arada, dün sabahtan beri yaşanan polis müdahaleleri ve çatışmalar sırasında canlı yayın yapmayan, bunun yerine haber bültenlerinde kısa haberler vererek, halkın bütün olayları izlemesini önleyen NTV, CNN Türk ve Habertürk haber kanalları, polisin geri çekilmesinin ve halkın kazandığı zaferin ardından canlı yayınlara başlayarak, hiç sansür uygulamamışlar görüntüsü vermeye çalıştılar.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)