Av.Fikret Canlı’nın cenazesi bugün ikindi namazında Sarıyer Merkez camii’nde kılınacak Cenaze Namazının ardından Sarıyer Mezarlığında toprağa verilecek
SON İMPARATOR
Sarıyer’i Sarıyer , beni ben yapanların başında gelir Fikret Canlı.Onu tanıdığımda bütün Sarıyerlilerin gıpta ettiği genç, dinamik bir hukuk adamıydı. Kulağımdan tutup ‘Gel’ dediğinde peşine koşarak gittim. Yanında benden bir iki yaş büyük birkaç kişi vardı. O gün elimize tutuşturduğu bayrağı, geçmişten günümüze kadar değilse de çok uzun bir süre taşımak onurunu tattık.
Fikret Beye yakın olmak öyle çok kolay değildir. Önce saygılı olacaksın, seveceksin ve doğru olandan yana olacaksın. En önemlisi de Sarıyerli olacaksın. Sarıyer ‘i Sarıyerlileri seveceksin.
Fikret Canlı’yı tanımak için Sarıyer spor kulübünü tanımak ön koşuldur. Sarıyer spor kulübü’nü yakından tanımayanlar ne Sarıyer ‘i ne Sarıyerlileri ve ne de Fikret Beyi tanır.
Fikret Canlı, Sarıyer merkezindeki ulu çınardır. Çınar’ın gölgesi altında dinlenir, serinler, doyasıya iyot kokusunu teneffüs edersin boğaz rüzgarı estiğinde. O ulu çınarın altında oturup konuşmak, dertleşmek, gülmek eğlenmek demek Sarıyer i yaşamak demektir. Sarıyer spor kulübünü özümsemek demektir.
1921 de başlayan Sarıyer spor kulübü çalışmaları 1922 ve 1923 de kuruluş aşamasına geldiyse de başarılamadı. Ama çalışmalar devam ettirildi. 1935 de ise her şey tamamlandı, kulüp kuruluyor derken, sen ben kavgası yarım bıraktı bu mutluluğu. 1940 yılına gelindiğinde üç beş genç: Fikret Canlı, Selahattin Yarar, Numan Uzun, Celal Demir, Cahit Durmaz, Müfit Güven bir el, bir yürektiler. Görevleri yaşlı beylerin etrafında birleşmekti öyle yaptılar. Her türlü tartışmanın, çekişmenin dışında kaldılar ve Sarıyer spor kulübünün kurulmasını sağladılar. Söylenip durdu halk arasında kulübü kuranların isimleri. Onlar ise isimlerini hiçbir yerde kullanmadılar ve Sarıyer Spor Kulübü bütün Sarıyerlilerin kulübüdür, anlayışından hareket ettiler. Ne zaman 1630 sayılı dernekler yasası gereğince kulübün kurucularının ismi kayda geçirilmek üzere istendi, o zaman Sarıyerliler kulübün kurcularının ismini öğrendi. 04. 02. 1979 tarihli olağanüstü genel kurulda gereken değişiklik yapılarak kulübün kurucuları tarihe mal edildi. Bunlar: Haydar Doğ, Yusuf Yarar, Kemal Yarar, Cahit Durmaz, Selahattin Yarar, Fikret Canlı, Kazım Esen, Müfit Güven, Reşat Pamir, Salih Dikmen, Fahrettin Özbay, Fikri Benson, İbrahim Bilgin ve Muzaffer Erbaş ’ tı.
Amatör ligde, profesyonel mahalli ligde, III. ve II. ci Türkiye liglerinde ve nihayet I. Türkiye liginde yer alan Sarıyer spor kulübünü kuranlar önünde saygı ile eğilmek görevimiz olmalıdır. GÖREVİMİZDİR, GÖREVİMİZ OLMAYA DEVAM EDECEKTİR.
Avukat olarak, adliye koridorlarında tur atmak varken; kurucusu bulunduğu kulübünün malzemeciliğini, sağlık memurluğunu, yöneticiliğini ve nihayet başkanlığını her babayiğidin harcı değildir. 1947 yılından günümüze kadar kurduğu kulübün avukatlığını yapmak dile kolay gelse de gerçekte: elde kazma ile kumsal ’daki otoparktan Çayırbaşı’ na tünel açmak kadar güçtür. Bunu da ancak, Sarıyer dendiği zaman gözü yaşaran bir insan, yani Fikret Canlı üstlenebilir ancak. Ben yaşayacağımda ne olacak, kulübüm yaşasın, bayrağı yere inmesin diyen bir büyük yürek, bir sevda dolu yürek Fikret Canlı dan başka kim olabilir ki!
1930’lu, 1940’lı ve nihayet 1950 ve 1960’lı yıllardan ne kadar Sarıyerli kaldı semtimizde? Parmakla sayılacak kadar az! Çok kişinin koşarak kaçtığı Sarıyer limanına demir atmayı bilen nadir kaptanlardan biridir Fikret Canlı.
Sarıyer spor kulübünde her şeyi yaşadı. Fikret bey… Amatör ligde başarılar, profesyonellik, mahalli profesyonel lig, İstanbul profesyonel I.ligi ve burada şampiyonluk II. Türkiye ligine yükselme, bu ligde uzun yıllar oynadıktan sonra küme düşme ve III. Türkiye liginde şampiyon olarak II. Türkiye ligine yükselme, bu ligde de şampiyon olarak I. Türkiye ligine yükselme… Bütün bu başarılarda AV. Fikret Canlı’ nın , emeği, göz nuru, bilek gücü, yüreği ve her şeyden önce kişiliği, deneyimi, gücü, cesareti, atılganlığı,yerinde parlayışı ve onur kavgası vardır. Sarıyer tarihinde bir Fikret Canlı vardır: kurduğu, avuçları içinde okşayarak büyüttüğü kulübünün her türlü başarısından emeği, payı vardır. Balkanlara çıkabilmiş, Avrupalara atlayabilmişse lacivert _ beyazlı kulüp, bunda da Fikret Canlı’ nın unutulmaz hizmeti ve gayreti vardır.
Bir anımı okurlarla paylaşmak isterim: 1970 yazında futbol federasyonunda bir toplantı yapıldı. Bütün III. Türkiye ligi kulüpleri bu toplantıya katıldı. Sarıyer i üç kişi: Av. Fikret Canlı, İbrahim Balcı ve Peykunt Sezginer temsil ettiler. Kulüplerin sorunları tartışıldı, mali durumları gözden geçirildi ve ihtiyaçları soruldu. Sarıyer e sıra gelince sözcü Fikret Canlı: sayın başkan borcumuz yok, tesis yatırımımız var. Profesyonel kadromuza her yıl birkaç futbolcu veren genç takımımız var. Büyük paralar ödeyerek transfer yapmıyoruz. Harcamalarda ölçülüyüz diyordu. Federasyon başkan Hasan Polat Sarıyerli yöneticiler birer cambaz, borçları yok, yatırımları var, kendilerini tebrik ederim diyordu. Bir kulübün onuru başka nasıl korunabilir, yüceltebilirdi?
Tanıdığım kadarı ile Av. Fikret Canlı: engin deneyimi, müthiş genel kültürü ve toplumsal alandaki uyumluluğu ile örnek bir yöneticiydi. İstanbul dışı maçlara giderken, hangi ile gidilecekse o il hakkındaki bilgileri dağarcığında saklar ve takım oraya vardığında biraz dinlendikten sonra futbolcuları alır, tarihi ve turistik görülmesi gereken bütün yerleri gezdirerek tanıtan bilgiler verirdi. Neden bunu yapıyorsun? Diye sorduğumuzda ise ‘Bu çocukların bir daha buralara gelme şansı var mı? Maddi olarak güçleri olur mu?
Kulübümüzün görevi gençliğe ve ülkeye hizmet değil mi? Biz tanıtmayacağız göstermeyeceğiz de kimler tanıtacak, gösterecek’ diyordu. Fikret beyin ne kadar doğru bir iş yaptığını şimdi çok daha iyi anlıyorum, takdir ediyorum.
Bir görüş vardır. Ben ölmeyeyim de kimler ölürse ölsün. Fikret beyin asla kabul etmediği bir görüştür bu! Fikret bey, ‘ kimse ölmesin, herkes en iyi şekilde yaşasın’ der. Bazı kişiler kulüp kurtulması için birisinin ölmesi gerekiyorsa ölsün der. Fikret bey bunu reddeder. Haykırarak der ki;kulüp için kimse ölmesin fakat kulübün bayrağı da gönderinden hiç inmesin!
Yedi günlük, Murat’ını bebek arabası içinde şeref stadında maça getirerek ona sıfır yaşında III. Türkiye ligi grup şampiyonluğu turu seyrettiren Fikret Canlıdan başka kim olabilir?
Av. Fikret Canlı’nın tüm Sarıyer ilçesinde, ilçenin tüm cadde ve sokaklarında, dağları ve tepelerinde, dere ve koylarında, apartmanında, yalısında, limanında, rıhtımında,motorunda alamasın da, gezi sandalında,yatında bakkalında, berberinde, lokantasında, eskicisinde, muhallebicisinde, börekçisinde izi vardır, gönlü vardır, sevdası vardır, ve daha doğrusu hepsi ile ilgili tarihi bilgisi vardır.
Av. Fikret Canlı, bilgiç değil bilgedir. O, Sarıyer imiz de Sarıyer tarihi o, Sarıyer imiz de Sarıyer spor kulübünün tarihidir. O, Sarıyer spor kulübümüzün son İMPARATORUDUR.
ÇOK YAŞA SON İMPARATOR.
İbrahim BALCI
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)