Son Dakika Haberler
“width=“1293

Annem’e

Annem’e
Okunma : 15.217 views Yorum Yap

Kıymet bilenden, kıymet bilinene.

Mevsimlerden İlkbahar…
Mevsimlerden ‘’Anneler’’…
Hayal gücünün hudutsuz sokaklarında gezine dururken, en güzel diyara rastladım ve şimdi nefes almaya başladığımı hissettim. Başımı bir anne kalbine yaslamışım, meğer… Burnuma taptaze hayat kokusu gelmeye başlıyor, kalbinin atan her ritminde…

   Ve Hasret şimdi satırlar bir anne şefkatiyle kucaklanmaya… Buruk bir kalbin sevinci, kavuşulma anı… Annem işte… Susuşlarımı konuşturan, yaralarıma merhem olan sımsıcacık yuvam… Gülbeşeker gönlün pak sureti; anneler…… Onlar numune-i imtisal hayat-ı mecmuamızda… Lisan-ı mana ile şefkat, merhamet abideleri… Vicdanımızın sesi, tevazu sahibeleri… Ahüzar yüreğime deva kucağı… Bakışları; samimiyetin köpürmesi, içli yüreğimizin dermanı… İçimizde ki sevgilerin en gümüşisi, en sarılası olanı, en baharımsısı…

Bembeyaz örtüsüyle, nurani yüzleriyle ve dillerinde de tükenmeyen dualarıyla; gözümüz, gönlümüz, dimağımız; onlar…

Ve der , Yavuz Bülent Bakiler :
“Bir merhamet, bir sıcaklık, bir gurur,
Yavrum diyen sesinde
Ve günde beş vakit nabzı vurur,
Beyaz tülbentinde, seccadesinde

Anneyi bu güzel mısralara nasıl da sığdırmış şair yüreği… Nasıl da hayat vermiş bir solukta kelimelere…
Evet onlar; İlkbaharın güzelliğine ayine ve tüm mevsimlerin adı… İlk dokunuşum, kıpırdanışım, mırıldanışım, emekleyişim, annem…
İlk önce annemizin kokusuyla hayata merhaba dedik… Gözümüzü açtığımızda ilk gül misali bir bedene dokunur, onunla kucaklaşır olduk. Pür sevda bir kalbin ellerinde hayatı okuduk…

O isim ki İlk fısıltımız, tınımız oldu…Başımızı okşadığında özgüvenimiz oldu, sevgiye her zerremiz doymuştu artık…O el ki dokunulası yerlerde çiçekler açtırdı… Her dokunuşu başka bir çiçeği hasıl ettirdi, gönlümüze… Rengarenk tomurcuklara gebe oldu, iklimimiz… Kokusu sindi yüreğimizin her odasına… Anladık ki; annelik, karşılıksız, kendiliğinden yüreğini ortaya koymakmış…

Elimi uzattığımda sevgiye, güvene kapı araladığım sığınak oldu. Sarıp sarmaladığım bensizliğe, adeta bir anahtar… Hoş busesiyle gecelerimin inci tanesi… Yeşil-mavi diyardaki hayallerime huzur eli, pür neşem… Kelimelerin ifade de duçar olduğu, yoksun kaldığı; anneler…

Sevgilerini dilde ifade edemeseler de, anlatırlar bize sundukları sımsıcacık bir yemekte. Ne renksizliği kalır bir küçük anne busesiyle uyuduğum gecelerin… Ne de soğur artık, ter-ü taze kalır, tüm sıcaklığıyla kalbim…

Gönlün ilk ve son hengamesidir; anne….
Kıymetlerini bilemediğimiz belki şu zamanlarda…
Ne yar gelir,
Ne yar geçer,
Hiç bir yar gelir mi bir daha anne gibi?…

Kadir kıymet bilen evlatlar olmamız dileğiyle…

Bilal Başpınar
1Şubat 2023
Tarabya

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)