Sarıyer, Beyşehir Şekerspordan aldığı yenilgi (0-1) ile ateşin işine düştü. Bu demektir ki sezon başından beri bitmeden tükenmeden ve inatla lige tutunabilmek için uğraş veren Sarıyer, arka arkaya aldığı 12 puanla ilk beş sırayı zorlar duruma gelince rehavete kapıldı ve puan kayıpları arka arkaya gelmeye başladı.
Bandırma, Eyüp ve Kızılcahamam galibiyetleri ile gelen 9 puana +3 hükmen galibiyet puanı eklenince 12 puana ulaşan Sarıyer ne kadar iyi görünüm veriyordu. İlk sıraları zorlarız derken peşi sıra puan kayıpları geldi. Altı maçta iki beraber ve 4 yenilgi. Gel de ayıkla pirincin taşını!
Sarıyer’in 7 maçı kaldı. Birini oynamayacak hükmen galibiyet alacak. Gerideki 6 maçtan 3’ü içerde, 3’ü dış sahalarda. Dış sahalarda Denizli Belediye, Çankırı ve Körfez maçları var. İçerde ise Ad. Demirspor, Adıyaman ve Altınordu. Bu demektir ki ligden düşecek üçüncü takım için müthiş savaş lig sonuna kadar devam edecektir. Mardin ve Adıyaman düştü. Düşecek üçüncü takım için Şekerspor, Çankırı, Altınordu, Ünye, Sarıyer ve Eyüp arasında kıyasiye bir savaş devam edecektir.
Kaybetmeye alışan bir takımın toparlanması zordur. Hele takım üzerinde etki yapacak olumsuzluklar varsa! İdari, mali sorunlar ve inançsızlık! İşte o zaman durum vahim bir hal alır. Gördüğümüz kadarı ile Sarıyerli futbolcuların yenilgiye alışmış halleri var! İlk onbeş-yirmi dakikadan sonra oyundan kopuyor, maça asılıyor ama darmadağınık, kimin ne yaptığı belli değil! Hele gol yollarında zorlanınca disiplinsizlik daha da ileri boyuta varıyor, şuursuzca her futbolcu rakip defans üzerine gidiyor ve gelişen kontrataklarla Sarıyer golü kalesinde görüyor. B. Şeker spor maçında da böyle oldu. İyi oynamasına karşın bu kez Ethem de takımını kurtaramadı.
Sarıyer’i sürükleyecek adamlar, Emre Karaman dışında evlere şenlik. Birkaç kişi var ki neden oynatılıyorlar, neden “ biz bu takımda oynayamayız” diyemiyorlar anlamıyorum. Sarıyer’de oynamak bu kadar ucuz olmamalı, olamaz da! Ortada bir hata, bir yanlışlık var. Sinan son haftalarda müthiş formsuz, keza Efecan’da ama yerlerine adam yok! Orta sahada Semih kendini arattı maç boyunca!
Neyse takım oyunu, disiplin, futbolcuların verimsiz olmaları hep giderilebilecek hususlar. Benim üzerinde durmak istediğim konu: Sarıyer alt yapısı! Bu takımın altyapısında forma giyecek hiçbir futbolcu yok mu?
Sarıyer takımı kendi saha ve seyircisi önünde 16 kişi ile (yani iki eksikle) sahaya çıktı. Yazık! Oysa takım kadrosu 18 kişi (26 idi 8 kişi devre arası serbest bırakıldı). Sahaya çıkan karda ise 16 kişi. Geri kalman iki kişiden biri Semih cezalı, Cemre soyundurulmadığına göre sakat olmalı.
Peki! Sarıyer takımı haftanın beş günü idman yapıyor. Antrenmanları 18 kişi ile mi yapıyor? Bir profesyonel takım 18 kişi yeteri kadar antrenman yapamaz. Yapsa da randıman alamaz! İşte bu noktada iş yönetim kuruluna kalıyor. Yönetim kurulundan önce de Genel kaptan Hakan Şengün’de! Genel Kaptan neden altyapıdan iki futbolcu takviyesi alınması konusunda ısrar etmez? İki futbolcu soyundurulursa hem bu eksiklik giderilir, hem de gençler deneyim kazanır.
Hakan’ın bu gibi olaylarda, genel kaptan olarak duruma müdahale etmesi gerekir. En azından teknik konuşma yapılırken, lisanslar yazılırken, ya da son antrenmanda Teknik Direktörden bilgi alınır. Bu tür yanlışlıkların yapılmaması için gerekli ikaz ve uyarılar yapılır. Eğer ilgililer, sorumluluklarını kaldıramıyorlarsa, yapılanları sorgulayamıyorlarsa durumlarını gözden geçirmeleri gerekmez mi?
Her neyse, dere akıyor ve önünde yuvarlanıp duruyor Sarıyer. Dere akışı sele dönüşmeden Sarıyer’in toparlanması gerekir. Heyecanını her zaman takdir ettiğim Genel Kaptan Hakan kardeşim iş sana düşüyor birazda… Bu çocukları bir araya toplamanın, motive etmenin, kâbus gibi Sarıyer’in üzerine çöken kötü havadan kurtulmanın yollarını bulmak biraz da senin elinde! Neler yapılması gerekir ona da karar vermek ve uygulamaz sizin elinizde. Biraz gayretle bu işler olur.
İşi zora sokmadan bir an önce toparlanmanın yolları aranmalı ve bulunmalıdır. Ethem’li, Emre Karaman’lı, Efecan’lı, Semih’li, Sinan’lı, Barış’lı, Hasan’lı, Cemre’li, Emre Bayraktarbaşı’lı bir takım biraz gayret ederse pek çok maç kazanır! Yeter ki inansınlar, inandırılsınlar.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)