Son Dakika Haberler
“width=“1293

AKP'nin Kendi Derin Devleti Var.O Devletin Unsurlarından Birisi EFKAN ALA'dır.

AKP'nin Kendi Derin Devleti Var.O Devletin Unsurlarından Birisi EFKAN ALA'dır.
Okunma : 522 views Yorum Yap

kk_ahmethakanCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu CNNTürk‘e Ahmet hakan‘ın programı Tarafsız Bölge’ye konuk oldu.
KABİNE DEĞİŞSE NE OLUR DEĞİŞMESE NE OLUR
Sayın Bozdağ Başbakanın sözünden ayrılmaz, o nerderse ne konulursa onu söyler,dosyaya müdahale et derse gözü kapaılı müdahale eder.Parlamentoda hemen hemen bütün milletvekilleri de bilir zaten. Şimdi burada dikkatli olunması gereken süreç şu;  Yarın göreceğiz, hala savcıların önüne engel çıkarılıyorsa, bu kabine değişikliğini hiç bir yararı yok. Değişse ne olur değişmesene olur.

Erdoğan’ın bir derin devleti olduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, “AKP’nin kendi bir derin devleti var. O devletin unsurlarından birisi Efkan Ala’dır. Bakın kendisi, bir özel şirketin denetim kurulu üyeliğini de yaptı. Telekom’un. Başbakanlık müsteşarıyken. Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayınlandı. Ve ben buna itiraz ettim. Kendisinin denetlediği bir kuruma, Başbakanlık Müsteşarı olarak, her türlü denetim yetkisi, o kuruma denetçi olarak, kendisini görevlendiriyor. Bu olmaz. Etik değil. Ben kendi denetlediğim bir kuruma gidip de denetici olursam oraya, ne olacak, kim gelip denetleyecek orayı. Başbakanlık müsteşarları orayı denetleyemez. Müfettişler ona bağlı. Bu olmaz.” dedi.

GEZİ OLAYLARINDA AKTİF ROL OYNAYAN KİŞİ
Efkan Ala bu bağlamda, bir dönem İçişleri Bakanlığını devre dışı bırakarak, doğrudan İstanbul’daki valiye ve emniyet müdürüne talimat verip, Gezi Olayları dolayısıyla aktif rol üstelenen bir kişi. Şunu AKP milletvekillerinin kendilerine sormaları gerekiyor. Bu kadar, parlamenter içinde, İçişleri Bakanı olacak kimse yok mu? Başbakanlık müsteşarını oraya getiriyorsunuz?
BURADAN BÜTÜN SAVCILARA ÇAĞRIDA BULUNUYORUM

“Şöyle bir şey var. Erdoğan’ın belki de en büyük arzusu; CHP’nin böyle bir olayı ortaya çıkartması. Çünkü o olayı şuna getirecek, Bu olay rüşvet olayı değil, yolsuzluk olayı değil, CHP ile AKP’nin çekişme olayıdır. Buna getirecek. Biz şunu söylüyoruz; Burada bir yolsuzluk var, burada bir rüşvet var. Kahvedeki yurttaşın elini vicdanına koyup düşünmesi gerekir. Bu bir siyasi olay değil, bu bir siyasi, çekişme olayı değil. Bu gerçekten insan haklarına müdahale olayı. Demokrasiye müdahale olayıdır. İnsanın düşünmesini sağlamamız lazım. Bu bir siyasal çekişme alanına getirilirsek bunu iktidarın ekmeğine yağ sürmüş oluruz. Neden şimdi, dış güçler diyor. CHP’yi sonlara koyuyor.  Çünkü CHP işin özüyle ilgileniyor. Burada bir yolsuzluk var mı? Bunun ortaya çıkması lazım. Neden bizi doğrudan hedef alamıyor. Çünkü biz, görevden alınan polisin hakkını savunuyoruz. Sorgulama yaparken engellenen savcının hakkını savunuyoruz. Buradan bütün savcılara da bir çağrı da bulunuyorum. Sizin ünvanınızın başında Cumhuriyet yazıyor. Siz Cumhuriyet’in savcısısınız. İktidarın değil.” 

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)