Dr. Ali Şeker, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisinin CHP’li Üyesi Erhan Aslaner ile birlikte düzenleyeceği basın toplantısı öncesinde, görevli polislerin “misafirlerin basın toplantısı salonuna girişinin mümkün olmadığını söylemesi” üzerine yaşanan tartışmanın ardından Aslaner’le basın toplantısını gerçekleştirdi.
Yaşanan tartışmayla ilgili olarak “TBMM milletin sorunlarını dile getirme ve çözüm arama yeridir. Bunun keyfi kararlarla engellemeye çalışılması doğru değildir. Bütün İstanbulluları ilgilendiren ve İBB’de dile getirildiği halde sonuç alınamayan bir konuyu burada gündeme getirmek istiyoruz. Buna tahammül edemiyorlar” diyen Ali Şeker Büyük İstanbul Otogarı’nın sorunları hakkında çeşitli açıklamalarda bulundu.
1987 yılında yap işlet devret modeliyle temeli atılan, 1994 yılında hizmete açılan ve 168 ortaklı Avrasya isimli bir şirket tarafından işletilen otogarın dünyanın en büyük otogarlarından biri olmasına ve 2019 yılında sözleşmenin bitecek olmasına rağmen ruhsatsız bir beton yığınına benzediğini, hizmet üretmekten çok suç ürettiğini dile getiren İstanbul Milletvekili Dr. Ali Şeker konuşmasının devamında
“İstanbul otogarı günde 1500 seferin gerçekleştirildiği, 120 bin insanın, otobüsler dışında 30 bin özel aracın giriş çıkış yaptığı devasa büyüklükte ruhsatsız bir yapıdır. Otobüs işletmesini yapan şirketin yönetimi ile ilgili çok rahatsız edici iddialar vardır. Mafyatik yöntemlerle otogarın yüzde 53’ü kriminal bir şirket tarafından ele geçirilmiştir. İşletmeden çok ciddi gelirler elde eden şirket, ortaklarına yıllardır kar payı vermediği gibi, yaptığı şaibeli işlerle sürekli zarar ettirmekte, yurtdışına sermaye kaçırmaktadır. Haklarını mahkemelerde aramak isteyenler yaptıkları ihbarlar ve açtıkları davalardan herhangi bir sonuç alamamaktadır.“ dedi.
OTOGAR İDRAR KOKUYOR
Ayrıca otogarın temiz ve güvenlik zafiyetinin olduğunu belirten Şeker “ Ciddi gelirleri olan otogarın (günde yaklaşık 500 bin TL) yazıhaneleri de dahil olmak üzere idrar kokuyor. Ciddi güvenlik zafiyeti var. Yolcular otobüslerin içerisinde dahi korkuyor. Alt katlardan dehlizlerden geçilerek otobüslerin giriş yaptığı binalar pislik içerisinde. İstanbul böyle bir otogarı kesinlikle hak etmiyor.
İBB Ukome kararlarıyla otoparka yolcu getirmek veya almak için gelen özel araçlardan 25 dakika için ücret alınmaması gerekiyor. Ancak bu ücret yıllardır sürekli alınıyor. Günde 30 bin aracın girip çıktığı düşünüldüğünde çok ciddi bir rant var bu konuda. İBB ağustos ayında sırf bu gerekçeyle şirkete otogar işletmesini tahliye etmesini istiyor ama bu tahliye gerçekleşmiyor. Üstelik bu ücret hala alınmaya devam ediyor.
Otogarda bir tekelleşme var. İşletme şirketinin büyük ortağı olan firma, otogarın büyük bir bölümünü ele geçirmiş durumda. Diğer işletmelerin sorunları dile getirmeleri, çözüm aramaları engelleniyor. Mağdurlar sorunlarını dile getiremiyor.” dedi.
OTOGARIN YERİ KENT PARKI OLMALI
Basın toplantısında Dr. Ali Şeker’den sonra söz alan İBB meclis Üyesi Erhan Aslaner ise CHP grubunun otogar konusunu sürekli gündemde tuttuğunu ama İBB’de herhangi bir sonuç alamadıklarını ifade etti. Otogarın geleceğiyle ilgili olarak meclise gelmiş herhangi bir çalışma bulunmadığını söyleyen Aslaner sözlerini şöyle sürdürdü:
“İBB Başkanı Topbaş’ın basına verdiği demeçlerden İstanbul’a 7 tane cep otogarı yapılacağını öğreniyoruz. Buranın geleceği belirsiz. Biz CHP grubu olarak bölgenin ve İstanbul’un ihtiyaçları doğrultusunda otogarın yıkılması veya taşınması veya yenilenmesi sırasında burada yaşayan esnafın kesinlikle mağdur edilmemesini istiyoruz. Bunun takipçisi olacağız. Cep otogarları yapılması durumunda boşaltılacak olan otogarın yerinin İstanbullulara nefes aldıracak bir kent parkı olmasını öneriyoruz.”
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)