Son Dakika Haberler

ANAMED’DE “TAŞ YERİNDE AĞIRDIR” ÇALIŞTAYI

ANAMED’DE “TAŞ YERİNDE AĞIRDIR”  ÇALIŞTAYI
Okunma : 631 views Yorum Yap

img_8265anamed
Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi (ANAMED), British Museum Konservasyon Bölümü ve International Training Programme işbirliğiyle düzenlediği “Taş Yerinde Ağırdır: Akdeniz Ülkeleri Çerçevesinde Ağır Tarihi Objelerin İn-Situ Korunması, Belgelenmesi ve Sunumu” Çalıştayı için dünyanın önde gelen isimlerini İstanbul’da ağırladı. 29-30 Eylül 2016 tarihlerinde Beyoğlu’ndaki ANAMED binasında gerçekleştirilen çalıştayda, Akdeniz havzası ülkelerindeki taşınır ve taşınmaz ağır tarihi mirasın bulunduğu çok sayıda önemli arkeolojik ve tarihi yerleşim yerinden deneyimlerin paylaşılarak olası işbirlikleri için fikir alışverişi yapıldı.
İki gün süren çalıştayda, arkeolojik veya tarihi taş binalar, heykeller, duvar resimleri ve mozaiklerin konservasyonu, restorasyonu, bilimsel analizi, belgelenmesi ve in-situ sunumları üzerine odaklanıldı.
Çalıştayda, bu parçaların bulundukları yerden taşınması ve başka yerlere nakledilme süreciyle ilgili çalışmalar konu edildi. Aralarında 2016’da UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil edilen Ani tarihi kentinden dünyanın en eski düzenli yerleşim alanı kabul edilen Çatalhöyük’e, Atina’daki Akropolis Müzesi’nin yeniden sergileme çalışmalarından Ürdün, Aziz Lut Mozaikleri’nin sunum tekniklerine dair dikkat çekici örneklerin yer aldığı konservasyon ve restorasyon uygulamaları anlatıldı. British Museum’da konservatör olarak görev yapan Duygu Çamurcuoğlu, Çatalhöyük’teki en kolay ufalanır duvar resminin konservasyonu ve yerinden kaldırılması hakkında yaptığı konuşmasında, Çatalhöyük’ün marn katmanlı duvarları ve kerpiç yapısı nedeniyle konservasyonu en zor olarak değerlendirilen bölgelerden biri olduğunu, fakat gerekli kaynaklar bulunduğunda imkansız olmadığını belirtip projede kullanılan pratik uygulamalardan örnekler verdi. Yavuz Özkaya ise konuşmasını Kars Ani’de bulunan Surp Amenapırgiç Kilisesi’nin koruma projesi üstüne yaptı. Başında bulunduğu proje hakkında görseller ve detaylı bilgi paylaşan Özkaya, Dünya Anıtlar Fonu’nun, 2010 yılında T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Ani’deki iki önemli yapının -Surp Pirgiç Kilisesi ve Ani Katedrali- korunması kapsamında bir anlaşma imzalandığını aktardı. Konservasyon projesinin ilk aşamaları olan kilisenin yapısal sağlığının izlenmesi, kazılar ve kilise çevresindeki araştırmaların tamamlandığını belirtti. Daha sonra ise, projenin ilerleyen aşamalarından deneyimlerini paylaştı.
Saha çalışmalarında edinilen pratik bilgilerin aktarıldığı ve iki gün süren Taş Yerinde Ağırdır çalıştayı, konservasyon ve koruma alanında çalışan kişileri bir araya getirerek deneyimlerin paylaşılmasını sağlayan bir ortam oluşturdu.

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)