Son Dakika Haberler

Yıllardır Korkusundan Gerçekleri Saklayan Hisarcıklıoğlu Çark Etti

Yıllardır Korkusundan Gerçekleri Saklayan Hisarcıklıoğlu Çark Etti
Okunma : 564 views Yorum Yap

HisarciklioğluAKP hükümeti ve 2007’den beri ülkeyi krizden krize sürükleyen kişi olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ekonomide çok başarılı olduklarını söyleyerek halkı kandırırken, gerçek durumun ne olduğu, en büyük işadamı örgütü olan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun konuşmasıyla tescillendi. Hısarcıklıoğlu, ekonominin altı yıldır; yani Erdoğan’ın başbakanlığı sırasında, muhaliflerini yok etmek için 2007’de Ergenekon soruşturmalarıyla başlattığı, giderek şiddetlenen, Gezi Parkı olaylarında görülmemiş şiddetle ve polis cinayetleriyle zirveye çıkan, yargı bağımsızlığını ve güçler ayrılığını; yani demokrasiyi ortadan kaldırma noktasına gelen baskı yönetimi yüzünden balçığa saplanarak resmen patinaj çektiğini sonunda dile getirmek zorunda kaldı.

Yıllardır korkusundan gerçekleri söylemekten, iktidarı eleştirmekten kaçınarak ülkenin bugüne gelmesinde rol oynayanlardan biri olan Hısarcıklıoğlu, konuşmayı, Manisa Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Bülent Koşmaz Hizmet Binası ve TOBB Manisa Bülent Koşmaz Fen Lisesi’nin temel atma töreninde yaptı.

Hisarcıklıoğlu’nun konuşmasındaki, ekonomideki durumun işadamları açısından bıçağın kemiğe dayandığını da gösteren, AKP iktidarı ve Erdoğan’ın daha fazla iktidarda kalma, başkanlık sistemine geçme sevdasıyla dayatmalarda bulunmasının, ülkeyi kutuplaştırmasının ülkeye nasıl büyük zararlar verdiğini tescilleyen bölüm şöyle:

“2002 yılına kadar düşük kredi tuzağındaydık. Kişi başına gelir 4 bin doların altındaydı. Daha sonra yapılan hamlelerle kişi başına gelir 6 yılda 10 bin dolar seviyesine yükseldi. Maalesef son 6 yılda yerimizde sayıyoruz. Bunun sebebi ise reform yapmayı unuttuk. Ne yaptık. Birbirimizle uğraştık. Türkiye olarak birlikte hareket edebilme kültürünü unuttuk. Herkes ayrı bir baş oldu. Bundan dolayı yerimizde saydık.

“Türkiye’deki Cumhuriyet tarihi boyunca büyüme hızımız yüzde 5 civarında olmuştur. Son 3-4 senedir yüzde 4 yüzde 3 civarında. Avrupa’ya göre daha iyiyiz yine ama arkamızdan gelenler var. Onun için muhakkak ve muhakkak yüzde 7’lik büyüme hızını hak ediyor. Kişi başında 25 bin dolara çıkmak için. En büyük 10 ekonomiden biri olmak için yüzde 7 büyüme hızı şart. 2002- 2009 arasındaki o büyüme trendini yeniden yakalamalıyız.

“Türkiye’de Hizmetler sektörü yüzde 65 sanayi yüzde 25. Gayri safi milli hasıladaki sanayi payını daha da artırmalıyız. Yunanistan krizden niye çıkamıyor çünkü hep hizmet sektörü. Üretim yok. Bizim gözbebeğimiz sanayi. Hizmet sektörü de olsun ama payı sanayiden daha aşağı olmalı. En önemli sıkıntılarımızdan biri de bir yıl önce KDV’lerde azalma var. Bu iç piyasada bir azalma olduğunu gösteriyor.

“İstihdam üzerinde çok büyük sıkıntılar var. Daha çok istihdamın önünde engeller var. Bir işçinin eline geçen paranın yeteri kadar çok olmadığının farkındayız. Ama bana maliyeti 180 lira ben 180 lira vereceğim işçimin eline 100 lira geçecek. İstihdamdaki vergi yüklerinde birinci sıradayız. Adeta işçi çalıştırma deniyor veya kaçak çalıştır deniyor. Rakiplerimizle aynı konuma gelmemiz lazım hatta önlerine geçmemiz lazım. Yüzde 3 işsizlik sigortası primi ödüyoruz, kıdem tazminatı ödüyoruz. Bizden daha fazla kıdem tazminatı veren ülke yok. Her yıl 700 bin genç istihdama katılacak, rakiplerle rekabet et deniyor. Nasıl rekabet edeceğiz. Reform ateşin yakılması lazım. Ben devletten para pul istemiyorum. Tek isteğim rakiplerim hangi şartlarla üretim yapıyorsa o şartlar sağlansın. Almanya’daki, Fransa’daki pazarlara kim mal satıyorsa onlarla eşit şartlar sağlansın.”

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)