Elbetteki “akil adamlar” vardır. Olacaktır da! Görev verildiğinde görevlerini de en iyi şekilde yapacaklardır. Aldıkları görev, ülkenin bütünlüğü, birliği ve sosyal yaşamın sağlıklı devam edebilmesi için ise mücadelesini verecektir.

Bu mücadeleyi verirken de kimseyi incitmeyecek, kimseyi yermeyecek, kimseyi küçük düşürmeyecek, kimseyi itham etmeyecektir!

Yok! “Akil İnsan”lar olarak aldıkları görev, Türkiye’yi kan gölüne çeviren 7 bin askeri, polis ve korucu güvenlik görevlisini şehit eden, binlerce çocuğu, yaşlı genç demeden, erkek ve kadın olup olmadığına aldırış etmeden öldüren, bebeleri bombalayan; masum vatandaşları gözü kapalı öldüren, binlerce kişiyi kolsuz, bacaksız, gözsüz bırakan, ülkenin milyarlarca dolarının heba olmasına neden olan gözü dönmüş katil sürülerinin temize çıkarılması için, halkı telkin yoluyla ikna etmekse bu olmaz.

Buna düpedüz Büyük Türkiye’nin bir cani çetesine teslimi denir.

Hele bu “Ak…iller” içinde Cumhuriyeti kuranlara karşı insafsızca, imansızca saldıran gözü dönmüş namertler varsa Türk halkının biraz daha düşünmesi gerekir.

Atatürk düşmanı arıyorsunuz işte “Akil İnsan” Listesinden bir kaç kişi: Nihal Bengisu Karaca, Şükrü Karatepe, Sibel Eraeslan, Abdurrahman Dilipak. Hilal Kaplan, Baskın Oran, Murat Belge, Etyen Mahçupyan, Kezban Hatemi, Doğu Ergil, Ahmet Taşgetiren, Oral Çalışlar .

Atatürk’ün değil Türkiye Cumhuriyetinin de düşmanı olan Mustafa Armağan… Mustafa Armağan, Öcalan’ın konuşmalarındaki islami beyanları Atatürk’ün söylediklerine getirerek şöyle diyor “Türk ve Kürt kardeşlerimizin ortaklıkları aynı vatanda, aynı bayrak altında ve aynı din kapsamında yaşıyor olmalarından geliyor. Bizi birleştirecek motif İslyamiyettir”. VE DEVAM EDİYOR; Bu dönemde Öcalan’ında gerçeği görmüş olması benim kanaatime göre bir ilerlemedir. Dini kullanıyor mu? Yoksa samimi mi ? Bilemem.

Hem dini hangi siyasetçi kullanmamış ki? Atatürk mü kullanmamış? 1923 şubatında verdiği Balıkesir hutbesinde “Anayasamız Kur’an-ı Azimüşşan’daki emirlerdir” diyen Mustafa Kemal değil mi? Unutmayın: Öcalan da Atatürk kadar pragmatik bir lider” dir diyor.

Bırakın Atatürk’ün büyüklüğünü kabullenmesini, Osmanlı Devletinin işgal altında, Padişahının esir olduğunu, Türkiye’nin her yanının işgal edildiğini, bu nedenle de Mustafa Kemal ile arkadaşlarının necip milletiyle ulusal kurtuluş mücadelesi verdiğini bile kabullenemiyor ya da basit ve gereksiz bir işmiş gibi görüyor.

Hepsi bir yana Kanlı katille Mustafa Kemal’i aynı kefeye koyuyor.

Utanmaz, arlanmaz ve sıkılmaz adam. Seni Atatürk ve Cumhuriylet düşmanı seni..

Senden bu ulusa gelecek hayır varsa gelmesin. Senin ve senin gibilerin gayretleri ile yaşayacaksak, yerin dibine girelim çok daha şerefli olur. Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’in bütün nimetlerinden yararlan sonra da kudurkmuş köpek gibi ağzından salyalarına akıtarak Mustafa Kemal ATATÜRK’e saldır.

Yazıklar olsun be!

İbrahim Balcı