Yerel seçimler yaklaştı. Seçmenden adaylara kadar herkes beklenti içinde! Ama esas beklentisi olanlar adaylar. Hem de ne beklenti içindeler.Hepsi de büyük başarıyı yakalayacakları umudu içinde..

Belki de ilk kez böylesine bir seçim öncesi yaşanıyor. Bilhassa iktidar partisi AKP ile ana muhalefet partisi CHP de adaylar yoğun bir tanıtım çalışması içinde! Neden?

Neden diye sorulmasına gerek yok, zira aday olanlar seçilebilme kaygısı içinde atak üstüne atak yapıyorlar. Belediye Başkanlığı için partilerde aday adayları belli de Belediye Başkan adayı kim belli değil. AKP de onun üzerinde aday var. Örneğin; Şems Çakıroğlu, Salih Güzel, Sedat Özsoy, Ali Düşmez, Selami Uzun, Sabri Avcı, İskender Yaman, Kazım Uğur Kızılaslan, Başar Biberoğlu, İsmail Bülbül, Ali Rıza Zaman, Nurettin Çelik….

Tabii ki bir o kadar da CHP de Belediye Başkan Aday Adayı var. Örneğin; Şükrü Genç, Dr. Cengiz Alp, Erol Aydın, Dr. Tamer Cengiz, Resul Can, Av. Necati Yıldırım, İhsan Tanyıldız, Haydar Aksoy, Nazan Şenaslan, Betül İstanbullu, Ali İhsan Özdemir, Güner Şahin…

Maşallah sürüsüne bereket… Bütün adaylar hevesli, istekli… Semte hizmet yapmanın ibadet olduğu anlayışı içinde yarışa hazırlanıyorlar. Ama bir tuhaflık var bu işte… Zira henüz hiç biri aday değil. Aday adayı olarak boy gösteriyorlar… Partilerine başvurmuşlar, ödentilerini yapmışlar ve bekliyorlar. Ülkemizde bilhassa seçimler hususunda demokrasi gereği şekilde işletilemediği için Parti liderlerinin iki dudağından çıkacak tek sözcüğe odaklanmışlar… Bekliyorlar…

Ön yoklama yok… Ha bire anketlerle vakit geçiriliyor, halkın nabzı tutuluyor. Halkın gözünde ilk sırada kim var… Üst üste yapılan anketlerle en çok olay alabilecek kişiler saptanmaya çalışılıyor. Bu AKP ile CHP de böyle. Henüz MHP, Saadet ve diğer partiler de böyle bir çalışma yok…. Saadet Partisi Adayını belirlemiş Şükrü Dural… Seçimi bekliyor… MHP henüz Başkan adayını belirlemiş değil. İlk isim Erdal Çoban olabilir ama yine de arayış içindeler.

AKP ile CHP de adaylar birbirlerine karşı müthiş bir yarış içinde. Halk arasında ve yerel basında, görsel medyada sık sık boy gösterip projelerini anlatmaya çalışıyorlar… Kâğıt ve bez afişler boy boy, ilçeyi boydan boya kaplamış…

Çok enteresandır adaylar bunca masrafı yaparken amaçladıkları nedir? Köye hizmet, semte hizmet, partide görev… Doğrudur, katılırım ama ben başka düşünüyorum. Efendim, benim bildiğim adaylar başvurusunu yapar, özgeçmişlerini bildirir ve bekler. Ön seçim varsa delegeler üzerine yoğunlaştırır çalışmasını, yok merkezden saptanacaksa paşa paşa bekler ya da çalışmasını genel merkez üzerine yoğunlaştırır. Bu yol seçilirse, hiçbir adayın aşırı masrafı olmaz, hatta hiç masrafı olmaz…

Bu kadar masrafa ne gerek var? Para kazanmak bu kadar kolay mı ki, kolaylıkla paracıklar sokaklara dökülüyor, adeta ulufe dağıtılır gibi sağa sola masraf ediliyor. Yazık değil mi? Seçilirsem nasılsa malı götürürüm anlayışı ile böyle bir yarışa giriliyorsa söylenecek tek söz var: Çok ayıp!

Anladığım kadarı ile gerek CHP de gerekse AKP de Belediye Başkan Adayları partilerin genel merkezi tarafından saptanacak. Böyle olduğu bilindiği halde bu kadar masrafa ne gerek var. Yok, eğer sırf adaylar kendilerini halka biraz daha tanıtabilme ve çevre edinebilmek için bu yolu seçmişlerse başka, ama o zaman da başka yöntemleri tercih edebilirlerdi. Ortada bir terslik var ama nedir, bunu çok seçim geçirmiş olanlar, yani kazananlar, kaybedenler daha iyi bilir. Zira benim aklım pek yatmadı.

2014 yerel seçimleri çok önemli. Belki de iktidar partisini genel seçim öncesi çok etkileyecek. O nedenle bu seçim büyük önem taşıyor. Bu yüzden diğer yerlerde olduğu gibi Sarıyer’de de Belediye Başkanlığı ve Meclis üyeliği seçimleri önem arz ediyor.

15.01.2014