Son Dakika Haberler

İyilik Meleği Türkiye Gündeminde.

İyilik Meleği Türkiye Gündeminde.
Okunma : 2.319 views Yorum Yap


aksamHer zaman farklı yapısı ile Sarıyer toplumunda, halkın arasında, ikili ilişkilerde sınır tanımayan samimiyeti Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç’i anlamak için yeterli, Ayrım yapmadan toplumun her kesimi ile ilgilenen ve insancıl yapısını her zaman takdir ettiğimiz Şükrü Genç Bugün Akşam Gazetesi’nin manşetine taşında.

Nezahat Abla yaşıyor musun?

Göz yaşartan bir anne-oğul öyküsü… Nezahat Kadıoğlu, 68 yaşında bir anne. Hayattaki tek yakını, 18 yıldır tekerlekli sandalyeye mahkum olan oğlu. En büyük endişesi “Ben ölürsem, oğlum da açlıktan ölür”dü. Artık, derdini anlattığı belediye başkanıyla birlikte ürettikleri çözüm sayesinde içi rahat.

Sarıyerli Nezahat Kadıoğlu, yıllarca turizm sektöründe çalıştıktan sonra emekli oldu, oğlu Alper Tunga Kılıçoğlu’yla birlikte yaşamaya başladı. Oğlu da turizmci olan Kadıoğlu, emekliliğinin tadını çıkaracağını düşünürken 1995’te aldığı kötü haberle bir anda hayatı alt üst oldu. 25 yaşındaki oğlu, önce dengesiz yürümeye başladı. Fark ettiğinde doktora gittiler. Teşhisi duyunca dünya başına yıkıldı: MS.

Öpmeye kıyamadığı gencecik evladının hastalığı her geçen gün ilerliyordu. 2000 yılı geldiğinde düşmeler başladı. 2002’de ise tekerlekli sandalyeye mahkum kaldı . Ardından, 32 yaşına gelen oğlu malulen emekliye ayrıldı. 68 yaşındaki kadın, hayatını oğluna adadı. Bütün vaktini onun ihtiyaçlarını karşılamaya ayırıyordu. Tedavi süreci psikolojilerini yıprattığı varlıklarını da eritti. Evlerini satıp, kiraya çıkmak zorunda kaldılar.

EN BÜYÜK KORKUSU

Aradan 15 yıl geçti fakat hastalığın ilerleyişi bir türlü durdurulamadı. Alper Tunga Kılıçoğlu, yaklaşık üç yıl önce de konuşma yetisini de tamamen kaybetti. Ardından Nezahat Kadıoğlu’nun endişeleri de ağırlaştı. Daha zor günler başlamıştı artık. “Ben ölürsem Alper kimseye haber veremez. O da açlıktan ölür” düşüncesi aklından bir türlü çıkmıyordu.

 belediye

TEK İSTEĞİ

Günlerini bu korkuyla geçiren Kadıoğlu, bir gün oğlunu gezdirirken yolu Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç’le kesişti. Genç’in yanına yaklaşan Kadıoğlu, hiç duyulmamış bir istekte bulundu. Ne para, ne yardım; tek isteği, sadece her gün kendisine telefon açılması ve sağlığının iyi olup olmadığının sorulmasıydı. Talep karşısında şaşkınlığını gizleyemeyen Başkan Genç, nedenini öğrenince hemen harekete geçti. Talimat vererek bir görevlendirme yaptı.

YAŞIYOR MUSUN?

Yaklaşık 3 aydır her gün, belediye görevlisi Elif Mordeniz 68 yaşındaki anneyi telefonla arıyor ve “Nezahat abla yaşıyor musun?” diye soruyor. Sarıyer Belediye Başkanı Genç, aileye manevi desteğini de sürdürüyor. Genç, fanatik Galatasaray taraftarı olan Alper Tunga Kılıçoğlu’nu takımının şampiyonluk kupasını aldığı maça bile gönderdi.

Bir defa açmadı, çok korktum

Sarıyer Belediyesi Konukevi Müdürü olan Elif Mordeniz ise Kadıoğlu’yla artık ahbap olduklarını anlatıyor: İlk duyduğumda şaşırdım. Her aradığımda teşekkür ediyor ve beni çok tutmamak adına kısa kesiyordu. Sonrasında ahbap olduk. Sorunlarını anlatmaya başladı. Önceden ‘Nezahat Hanım’ diyordum şimdi ‘Nezahat Abla’ demeye başladım. O da bana ‘Elifçim’ diyor. Yaşadığı şeyleri anlatıyor. En büyük derdi temizliğe yetişememesi.

Bir gün aradım. Telefonu açmadı. Tekrar tekrar aradım. Açtığında oğlunu temizlediği için cevap veremediğini söyledi. “Nezahat Abla, alarm verecektim” dedim. “Sahiden yapacak mıydın bunu?” dedi. Bunun için aradığımızı bildiği halde inanamıyor.

BEN DE ANNEYİM

O günden sonra daha da rahatladı. “Kimseden bu kadar iyilik görmedim” diyor. Oysa yaptığım tek şey her gün aramak. Başka da bir şey yapmıyorum. Anne olarak çok etkileniyorum. Bu kadar yaşlı bir kadının böyle bir şey yapması inanılmaz. Kendimi onun yerine koyuyorum. Çok büyük bir şey başarıyor. Ben yapamayabilirdim.

Yeni sayfa açtırdı

Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ise, genelde “iş isteğiyle” karşılaştığını, Nezahat Hanım’ın talebini duyunca çok şaşırdığını anlatıyor: Böyle bir şeyi ilk kez duydum.  O istek bize, yerel yöneticilerin bu tür konularda yeni sayfa açması gerektiğini gösterdi.

Şimdi tespit çalışması yapıyoruz. Mahallelerde benzer durumda olanları araştırıyoruz. Belediyede benzer durumlar için ayrı bir birim oluşturma durumumuz var. İki kilo mercimekle bitmiyor bu iş. Bu değil, bizim istediğimiz yaşama katmak.

Bir çalışma yaptık. Engelsiz arkadaşları tribünlere oturttuk, engellileri de sahaya aldık. Bu, ‘Engellilerin engelsizleri eğitimi’ projesiydi. Yaşamı birlikte oluşturmayı amaçladık.

engel1

Çok çaresizdim

Fedakar anne Nezahat Kadıoğlu, 18 yıldır tek başına baktığı oğlu Alper Tunga Kılıçoğlu, Belediye Başkanı Şükrü Genç ve her gün telefona sarılıp “yaşıyor musun” diye soran Elif Mordeniz’i AKŞAM bir araya getirdi.

O DA ÖLECEKTİ

Kadıoğlu buluşmada, belediye görevlisiyle kurulan “hayat hattı”nı şöyle anlattı: Önceki belediye başkanına defalarca gittim ama görüşemedim. Aranmayı isteyecektim. Kimse aramadığı için bunalıma giriyordum. Ben ölürsem oğlum evde çeke çeke, açlıktan feci bir şekilde ölecekti. Gönlüm buna razı olmadı. Çeşitli yerlere müracaat ettim. Bir iki aradılar ama sonra kesildi. Sonra bir gün belediye başkanına rastladım. Düşünmüyordum bunu teklif etmeyi. Ama bir anda böyle bir şey geldi aklıma.

GÜVENDE HİSSEDİYORUM

O karşılaşmadan beri Elif beni her gün arıyor. “Elifciğim” diyorum ona: “canım ciğerim.” Bana artık müthiş bir güvence geldi. Kendimi ve oğlumu güvende hissediyorum. Çok kez intiharı düşündüm. Sahile gittiğimizde arabayı iteyim, kendim de atlayayım dedim. Böcek ilacı içmeyi düşündüm; ama ben ölürüm oğlum kalır diye korktum. Allah razı olsun Şükrü Başkan’dan. İlk kez bir belediye başkanı bizi dinledi ve artık geleceğe daha umutla bakıyoruz.

Haberin linki : http://www.aksam.com.tr/guncel/nezahat-abla-yasiyor-musun/haber-209631

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)