Kapitalizm öldü yaşasın küreselleşme!

Eğer Çalıklara ait kaçak petrol tankerlerini vuran Rus uçağını sınır ihlali bahanesiyle vurmuşsak, o zaman Amerika sözcüsünün bu savaş bizim savaşımız değildir demesi çok normal. Fakat ortalığı kapıştırıp kenara çekilen ciniuzun tekidir bunlar.
Putin’in “arkadan vurulduk” demesini henüz çözemedim. Aralarında ne gibi anlaşma vardı acaba?
İyi güzel de, bu savaş baronları nasıl yaratıldı, bu savaştan beslenen yeni bir elit sınıf var, onu anlatan kimse yok. Kaçak petrol tankerleri kimlerin kasasına akıyor?
Birileri Ankara’dan her yerden 10 bin liradan başlayan maaşlarla gençleri İŞİD’e topluyor, aileleri de memnun. Ölüm makinesi olmak iş midir, meslek midir?
Eğer bu gençler böyle özel şirketlerin petrol borularını beklemeye para için gidiyorsa, bu savaş hiç bitmeyecek demektir. Rusya ile havada da karada da savaştırılırız…
Bize halka gerçekler anlatılmıyor. Çünkü emperyalizm gerçeği söylerse sömürüsüne devam edemez. Ondandır, “Gerçeğe hü” destur oldu.
Küresel sömürü düzeni geldi dayandı ilkel vahşi yeni kölelik düzenine. Onun için artık kapitalizm yok diyor uzmanlar. Kaçak petrol demek, vergisiz kayıtsız kâr demek… Yani kapitalist kurallara aykırı, ilkel, ne çalışanın kaydı var, ne sigortası var… Burjuva ahlakı yok.
Kapitalizm öldü, yaşasın küreselleşme.
Nihat Berker geldi aklıma, akıl hocası olduğu bir grup Fransız fizikçi sanal bir şirket kurdular, 2007’de Paris borsasında en yüksek puanı topluyorlardı. Bütün kapitalist kurallara aykırıydı bu. Kuyruğunu yiyen yılan demiştim o zaman. Fransa ki 1789 Burjuva Devrimiyle ünlüdür, feodal gerici sınıfı devirdiler, girişimci/üretici dediler patronlara, toplumun ilerici sınıfı buydu o zaman.
Küreselleşmenin yeni elitleri artık “hiç” üretiyor ve “hiç” satıyor.
İşgal altındaki petrol sahalarında kim çıkartıyor petrolü, kim işliyor, kim taşıyor, kim dağıtım yapıyor, kim vergilendiriyor, kim çalışanına sağlık ve eğitim hizmeti veriyor, kim vergi ödüyor… Yok, yok, yok, yok…
Bütün Kapitalist İktisat öğretimi sıfır çekti.
İktisat öğrencilerine rastladığımda onlara “Kapitalist iktisat iflas etti, bu bildiklerinizle para kazanamayacaksınız, hocalarınız size biraz da Kemalist İktisat öğretsin, yakında size bu bilgiler lazım olacak” derim. Bana boş boş baktıklarını tahmin edersiniz.
Savaş baronları, savaşı uzaktan yönetenler, dünya savaşlarına odun taşıyanlar, asıl pastanın büyük pay sahipleri… Yeni paylaşımda gözünü bölgemize dikenler. İşte onlar kendini gizlemeyi iyi başarıyor.
Roma’nın Antalya kültür ataşesi Çiçeron’un MÖ.43’de Afyon Dinar’da Miletlilere söylediği Roma kralı Sezar aleyhine sözünü anımsadım. Milet İmparatoru Başoğuzlu VI.Mitri Date (Hubyar Sultan) ile Sezar arasında 48 yıl süren savaşlardan halk yorulmuştu. Halk, savaş uzun sürmüş, Mitridate’nin Yahudi bankerleri öldürterek (MÖ.88) halkı borç köleliğinden kurtardığını unutmuş, devam eden savaştan yakınıyordu.
Çiçeron savaştan bıkmış olan halka şunu dedi: “Uzun yıllar süren Roma-Milet savaşlarında bir elit sınıf doğdu. Ben kim haklı kim haksız diye değil, bu savaşlardan kim kazanıyor ona bakarım.”
Çiçeron bugünü de biliyormuş; bu savaşlardan kazanan bir elit sınıf doğdu, onlar daha fazla kazansınlar diye oğullarımızı kızlarımızı kurban veriyoruz. Adına ister İslam adına cihat desinler, ister Haçlı seferi desinler, hep bir elit zümre daha fazla kazansın diye savaştırılıyoruz.
Yeni elitlerin şiarı, “Kapitalizm öldü, yaşasın küreselleşme…”
Küreselleşmenin baş aktörleri purolarını yakmış seyrediyorlar. İngiliz ve ABD servisleri, baş Ciniuzlar…. Kenarda durup oh diyerek tırnaklarını birbirine sürterler, kızıştırmaya devam ederler. “Seni ciniuz seni” dediğimizde anımsadığımız onlardır. Anadolu’ya ne zaman yağma seferi yapsalar savaşın sponsoru onlardı.
VI.Mitridate Amasya’daki (MÖ.64) gece savaşında Roma’nın Cenevizli komutanı Ciniuz Pompeius’a yenilmişti. Ciniuz, pek çok Milet şehrini yerle bir etti, en fazla köle Anadolu’dan Roma’ya o zaman götürüldü, en fazla hazine o zaman kaçırıldı… Ciniuz adı, Roma (Köle İmparatorluğu) döneminde Anadolu’da borç para verip borcunu alamayınca oğlunu kızını borçlu babanın elinden alan Cenevizli Yahudi bankerlere verilen kötü nitelemedir. Bakın, bugün de kredi kartı olan baba oğlunu İŞİD’e veriyor.
IŞİD gibi savaş çetelerinin sponsoru olan belli bir elit sınıf doğdu, savaş devam ettiği sürece var olabileceklerini bildikleri için bu savaşı bitirmek istemeyeceklerdir.
Bakın yeni meclis başkanımız İ.Kahraman, 1968’de “Bağımsız Türkiye” diye bağıran gençlere karşı “Komünizmi telin” mitingi yapıyordu. Önünde “Müslüman Türkiye” pankartı vardı. Küreselcilerin beslemesi İŞİD’in elinde de “Müslümanlık” pankartı var. İsmail Kahraman İŞİD ile savaşamaz, çünkü ikisinin de söylemi aynı.
Rus uçağını düşürdük, Rusya ile karşı karşıya geldik, İ.Kahraman TBMM başkanıyken… Bizi Rusya ile karşı karşıya getirme görevini 1968’lerden beri üstlenmiş gibi.
Kapitalizm öldü yaşasın küreselleşme…
24.11.2015
Mahiye Morgül