Son Dakika Haberler

“KAYNAK BULAMAYINCA GÖZLERİNİ İSTANBUL BOĞAZINA DİKTİLER.”

“KAYNAK BULAMAYINCA GÖZLERİNİ İSTANBUL BOĞAZINA DİKTİLER.”
Okunma : 930 views Yorum Yap

İSTANBUL BOĞAZI İNSANLIĞIN ORTAK KÜLTÜRÜDÜR. BU KÜLTÜRÜ KORUMAK İÇİN YAPMAMIZ GEREKEN TEK ŞEY; İSTANBUL’DAN AKP ZİHNİYETİNİ UZAK TUTMAK.

İktidarın kamuda bulamadığı kaynakları, yapamadığı tasarrufları “Acaba nereden bulabilirim?” arayışının bir doğal sonucu olarak 23 Eylül 2019 tarihinde Türkiye gündemine bir yasa tasarısı düştü. 

Nedir bu? 

“Boğaziçi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi.“

“KAYNAK BULAMAYINCA GÖZLERİNİ İSTANBUL BOĞAZINA DİKTİLER.”

Nedir İstanbul’da 23 Haziran seçimlerinden sonra Adalet ve Kalkınma Partisinin İstanbul Büyükşehir Belediyesini kaybetmesiyle birlikte içine düştüğü bu arayışın arkasındaki temel neden? 

25 yıldır İstanbul’u yöneteceksiniz, 17 yıldır Türkiye’yi yöneteceksiniz, bugüne kadar aklınıza gelmeyen bir değişikliği yani İstanbul Boğazı’nın iki yakasında gerek ön görünüm bölgesinde gerekse geri görünüm bölgesinde plan yapma yetkisini, uygulama yetkisini, ruhsat yapma yetkisini kendinizde toplayacak bir düzenlemeyi gündeme getireceksiniz. Hatta öylesine ki; bu düzenlemenin içine çok kurnazca bir terim de giriyor, ilk kez giriyor bu; 

“Silüet Geçiş Sahası.”

“Silüet Geçiş Sahası.” demek; İstanbul Boğaziçi’nin sınırları içine girmemekle birlikte İstanbul Boğazı’nda yapıldıkları zaman fark edilen yapılar demek. “Silüet Geçiş Sahası.” demek Sarıyer’de 25 yıldır yarım kalmış olan Hattat’ların şaibeli gökdeleni ve bunun gibi bir çok yapı demek.

Neymiş bu “Silüet Geçiş Sahası?” 

Sahil şeridi ön görünüm, geri görünüm ve etkilenme bölgesi sınırları içerisinde veya içerisinde olmamakla birlikte Boğaziçi’nin etkilenme sahasına giren yapılar. 

Hangi yapılar?

İstanbul Boğaziçi’nin sınırları içine girmemekle birlikte İstanbul Boğazı’nda yapıldıkları zaman fark edilenler, İstanbul’un bütün gökdelenleri. Bütün gökdelenleri artık bu çıkacak olan çalışmayla birlikte Boğaziçi Başkanlığına, yani Çevre ve Şehircilik Bakanlığına geçecek. Çünkü o gökdelenlerin içinde İstanbul’da herkesin bildiği Maslak’ta 25 yıldır yarım kalmış olan Hattatların gökdeleni de var.

CÜBBELİ AHMET HOCA’NIN DAMADININ ÇENGELKÖY’DE, BOĞAZ’DAKİ KAÇAK YAPISI ÜSKÜDAR KAYMAKAMI ELİYLE KORUMA ALTINA ALINIYOR, YIKIM KARARI DURDURULUYOR. BU KAYMAKAM KİMİN KAYMAKAMI?

Boğaziçi İmar Müdürlüğünde görev değişikliği yapıldıktan sonra geçtiğimiz günlerde bir yıkım gerçekleştiriliyor. 2019 İstanbul yerel seçimlerinden önce büyükşehir belediyesinin sıkça hemen hemen bütün hizmet ihalelerine giren ve bunları yüksek kârlarla alan, kendisini kamuoyu’nda Cübbeli Ahmet Hoca olarak tanıtan kişinin damadına ait olan Palazoğlu ailesinin Çengelköy’de 2.200 metrekare arsa üzerine Boğaz’da kaçak olarak başlamış ve 3 katı yapıldıktan sonra durdurulmuş, şimdi de encümenden alınmış olan yıkım kararıyla yıkımı gerçekleştirilmek üzere olan bu binayla ilgili Adalet ve Kalkınma Partisinin desteklediği Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine mensup olan bir bakan Üsküdar Kaymakamını arıyor ve diyor ki: “O yıkımı durdurun.” 

Bu olayın üstüne geçtiğimiz günlerde Çevre ve Şehircilik Bakanı çıkmış diyor ki: “Biz Boğaz’daki kaçak yapılaşmayı engellemek için bir çalışma yapıyoruz.”

Tekrar söylüyorum; Boğaz’da Palazoğlu ailesine ait, Çengelköy’de, 2.200 metrekare arsa üzerine, arsanın tamamında yapılan, 3 katı da yapılmış olan bu binayı yıkmaya giden Büyükşehir Belediyesinin Boğaziçi İmar Müdürlüğü yetkililerine kaymakamın resmî yazısı “Dur.” Diyor ve gerekçe olarak da şunu söylüyor: “Siz gidin yürütmeyi durdurma kararını mahkemeden alın.” 

Bakın, bu devletin yasal işlemi yapmak için çalışan bürokratlarına, memurlarına, devletin İçişleri Bakanlığının o ilçedeki en yetkili makam sahibi tarafından “Ben durduruyorum, siz gidin mahkemeden gerekçeli kararla iptal edin.” deniliyor.

BU KARARLARI ALAN İKTİDAR MI BOĞAZ’I KORUYACAK!

Şimdi bu iktidar mı Boğaz’ı koruyacak? Şimdi Boğaz’ı korumak için siz Fatih’te, Tarihî Yarımada’da, çivi çakmanın bile yasak olduğu doğal ve tarihî SİT alanı olan Tarihî Yarımada’da bugüne kadar yapılmış olan hangi kaçak binanın üzerine gidebildiniz? Yine aynı, bilinen, cemaat diyemem çünkü cemaatlerin arkasında bir inanç olabilir, bir felsefe olabilir, bir tarikat anlayışı olabilir, tamamen çıkara dayalı bir grubun yapmış olduğu Fatih’teki kaçak yapılanmayla ilgili ne yapabildiniz bugüne kadar? 25 yıllık belediye iktidarınızda İstanbul’un siluetine ilişkin, Boğaziçi’nin ön görünüm ve geri görünüm siluetine ilişkin yaşanmış olan değişimi, yeşilden betona olan değişimi fotoğraflarla yıl yıl karşınıza getirdiğimizde ne diyeceksiniz geçmişe ilişkin olarak? “Biz İstanbul’a ihanet ettik.” diyeceksiniz. Ve sonra siz, İstanbul’a ihanet edenlerin elinden 4 milyon 806 bin insanın verdiği oyla alınmış olan yönetme yetkisini şimdi kendi gücünüze dayanarak almaya çalışacaksınız.

ADALET VE KALKINMA PARTİSİNİN İMAR YOLSUZLUKLARININ EN YOĞUN YAŞANDIĞI 2 İLÇESİ ESENYURT VE KÜÇÜKÇEKMECE. KÜÇÜKÇEKMECE’DE BELEDİYE BAŞKANINI ADAY YAPMADILAR, ESENYURT’TAKİ BAŞKANI DA GÖREVDEYKEN GÖREVDEN ALDILAR.

İmar ve imar rantları Adalet ve Kalkınma Partisi açısından geçmişten bugüne kadar çok yakın ilgi çekmiş olabilir hatta bütün siyasi partilerin ilgi alanına da girmiş olabilir ama İstanbul’u bilen biri olarak söylüyorum; bakın İstanbul Büyükşehir Belediyesinde 9 yıl görev yaptım, grup sözcüsü olarak görev yaptım. İstanbul’da Adalet ve Kalkınma Partisinin imar yolsuzluklarının en yoğun yaşandığı 2 ilçe Esenyurt ve Küçükçekmece idi. Küçükçekmece’de Belediye Başkanınızı aday yapmadınız, Esenyurt’taki Başkanınızı da görevdeyken görevden aldınız.

Şimdi, sözün kısası şu: Binlerce kaçak inşaatı yapan, 50 katlı, 50 daireli siteye 500 daire, 1000 daire kaçak inşaat yaptıran belediye başkanlarına yâr oldu mu Esenyurt, yâr oldu mu Küçükçekmece?

AKP’NİN YEREL YÖNETİMLER ELİYLE KENTE KARŞI EN FAZLA SUÇ İŞLEDİĞİ SEÇİM ÇEVRELERİNDE % 55’İN ÜZERİNDE OYLARLA SEÇİMİ CHP KAZANDI. 

Ve Cumhuriyet Halk Partisi sizin yerel yönetimler eliyle en fazla haksızlık yaptığınız, kente karşı en fazla suç işlediğiniz seçim çevrelerinde % 55’in üzerinde oylarla seçimi kazandı.

16 milyonluk bu kenti sadece İstanbul’da yaşayanların değil, sadece biz Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşlarının değil, içinden boğaz geçen bu kenti, 3 imparatorluğa başkentlik yapmış olan bu kenti korumak bütün insanlığın görevidir. 

Mısır piramitleri nasıl insanlığınsa, Orhun Yazıtları nasıl insanlığınsa, İnka medeniyeti nasıl insanlığınsa İstanbul Boğazı da insanlığın ortak kültürüdür. Bu kültürü korumak için yapmamız gereken tek bir şey var: Vallahi de billahi de İstanbul’dan sizi uzak tutmamız gerekiyor. 

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)