Maral Öztekin ve Kurban Bayramı

Maral Öztekin ve Kurban Bayramı. Sarıyer S. K. nün I. Türkiye Liginde bulunduğu yıllarda ismi sosyal hayatta en çok konuşulan isimlerden biriydi. Grundig Firmasının Genel Müdürü, Lions Derneği Genel Denetmeni, İstanbul Polis Derneği Genel Başkanı gibi pek çok dernek ve meslek grubu Meclis Başkanlıkları görevlerini üstlenmişti.

Değişik markada televizyonların kıyasıya mücadelesinde Grundig’i temsil ediyor ve piyasada büyük pay kapıyordu. Müthiş bir karizması vardı. Ciddi ama samimi, vakur ama güler yüzlü, iyi niyetli ama dengeli bir kişiliği vardı ve bu özellikleri ile dikkatleri üzerine çekiyordu.

Türkiye Liginin bir ilçe kulübü olarak büyük başarılara imza atan Sarıyer S. K. nün yeni sezon hamlesi için güçlü bir yönetim kurulu oluşturulurken ilk akla gelen isimlerden biri de hareketliliği ile sosyal yaşam ve çevresi ile tanınan Maral Öztekin oldu…

Yeni yönetimin Genel sekreteri ve Basın Sözcüsü Maral Öztekin’di. O güne kadar görülmemiş bir çalışma yaparak basını Sarıyer Spor Kulübünün içine kadar taşıdı. Her büyük gazete Sarıyer Spor kulübü için bir muhabir görevlendirdi. Antrenmanlar izleniyor, kamp takip ediliyor hemen her gün Sarıyer S. K. ile ilgili haberler basında yer alıyordu.

Maral Öztekin’in ilginç yöntemlerinden biri de her pazartesi, bir gün önce maç olsun olmasın gazetelere haftalık basın bülteni göndermesi ve zaman zaman da Sarıyer’in tanıtımı ile ilginç bulduğu Sarıyer böreği, Sarıyer muhallebisi, Sarıyer kazandibi ve Sarıyer balığı göndererek ilgilinin devamını sağlaması idi.

Renkli kişiliği vardı, direkt konuşmayı sever, asla karşısında ki kırılır, üzülür diye düşünmez, bildiğini açıkça söylerdi. Hata yaptıysa aynı şekilde üzülür özür diler ama kulübün haklarını, kendisi haksız görse de çoğunluğun isteğine uyarak sonuna kadar savunur ve görevini en iyi şekilde yapardı.

Konuşması düzgün, hitabeti güçlüydü. Bir sezon açılışında son konuşmacıydı ve “Fenerbahçe’nin kanaryası, Beşiktaş’ın kartal’ı, Galatasaray’ın aslanı varda Sarıyer’in neden Beyaz Martısı olmasın” dedi ve bu söylemi adeta Sarıyerliler tarafından slogan olarak kabul edildi ve halende Sarıyer S.K. nün en önemli sloganı olarak sosyal ve sportif medyada yer almaktadır. Yıllar sonra karşılaştığımızda “Balcı, Sarıyer’in neden beyaz martı ismi olmasın demiştim ya işte tuttu. Gördüm Beyaz Martı Balıkçısı, Beyaz Martı berberi isimlerini mutlu oldum, demek ki iyi bir söylem geliştirmişiz” diyerek memnuniyetini bildirmişti.

Yedi dönem yöneticilik yaptı Sarıyer’de ve unutulmaz izler bırakarak ayrıldı. Bir zaman oldu emekli olarak yaşamını devam ettirirken BJK de Genel Müdür oldu. Ama bir süre sonra ayrıldı zira Sarıyer S. K. deki hoşgörüyü orada bulamadı. Zira üç büyük kulüp arasındaki anormal rekabet onun anlayışı ile ters düştü. Her gün değişik elbise giyerek mensubu olduğu kulübü en iyi şekilde teslim etme gayreti gösterir. Renk uyumunu ister ama renkleri seçerken kulüp ayrımı yapmaz. Bir gün Lacivert takım elbisesi giydiğinde sarı kravat takınca BJK tarafından; Fenerbahçe’yi çağrıştırıyor diye hatırlatılınca, “bana eyvallah” diyerek görevi devrediyordu…

Maral Öztekin mantıklı ama gerçekte duygu dolu bir kişiliktir. Vefalıdır, iyi dosttur, iyi arkadaş, bir güzel insandır. İnsanlar ne olursa olsun bir gün kendini değişik ortamda bulabiliyor. Öyle oluyor ve hiç beklemediği bir anda, emekliliğin tadını çıkaracağı bir zamanda hastalanıyordu…

Artık mücadelesi yaşamak içindi. Doktor, ilaç, tedavi ve yaşama devam…

. Neden yazdım bu yazıyı: Bugün Kurban Bayramı, öğle namazından sonra telefonum çaldı, baktım Maral Bey arıyor, öylesine mutlu oldum ki anlatamam. Bayramımı kutladı, karşılık verdim. Hal hatır sorduk, eski günleri konuşmasak da biliyorum o da benim gibi o günleri hatırladı. İki damla gözyaşı yanaklarımdan yüreğimin içine aktı.

Maral kardeşim Allah sana uzun ömür versin. Tekrar Kurban Bayramını kutlarım.

İbrahim Balcı