İzmir’de dün yapılan ve beş ile kapsayan, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demir Yolları (TCDD) Genel Müdürlüğü’ne uzanan operasyonda 100 rüşvet görüntüsünün fezlekede yer aldığı kaydedildi. İzmir Limanı’nda rüşvetin kese kağıtlarıyla verildiği saptanırken, eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın operasyonu komplo olarak nitelemesinin ardından operasyon yapan birimlerin başındaki müdürler hınç almak için görevlerinden alındı.
Sözcü’nün haberine göre; dün “rüşvet, irtikap, yolsuzluk, ihaleye fesat karıştırma, ihalelerle ilgili bilgi sızdırma”iddialarıyla yapılan operasyon şöyle gelişti:
İzmir Liman İşletmesi’ndeki operasyonun İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı bünyesindeki örgütlü suçlar bürosu savcılarından Ali Çelik yürüttü. Ali Çelik, 2011 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi soruşturması ile Karabağlar ve Kuşadası belediyelerine yönelik operasyonları da yönetmişti. O dönemde “özel yetkili savcı”olarak görev yapan Çelik, 10′uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde duruşma savcısı olarak da çalıştı. Çelik, 2013 kararnamesinde ise Örgütlü Suçlar Bürosu’nda bağlı dört savcıdan biri olarak atanmıştı. İzmir’deki Örgütlü Suçlar Bürosu’ndaki dört savcı Başsavcıvekili Ali Haydar’a bağlı olarak görev yapıyor. Başsavcı Ali Haydar daha önce İstanbul’da Özel Yetkili Savcı göreviyle Ergenekon ve Balyoz soruşturmaları ile İbrahim Tatlıses’in vurulması olaylarını soruşturmuştu.
SUÇLAMALAR NELER?
Gözaltındaki işadamı M.C.B.’nun başında olduğu soyadını taşıyan holdinge bağlı bir şirket denizcilikle ilgili alanlarda faliyet gösteriyor. Şirket, jeneratör, forklift, motoryat, üretim, satış ve servis hizmetleri veriyor, Çinli bir şirket işbirliğiyle liman ekipmanları da üretiyor. Şirketin özelleştirme girişimi sonuçsuz kalan İzmir Limanı’nın tevzii, yenileme, genişletme, kapasite arttırımı, vinç hizmeti gibi ihalelerini aldığı belirtiliyor. Aynı şirket Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’na Van Gölü başta olmak azere Türkiye’de çeşitli göllerde taşımacılıkta kullanılan feribot ürettiği de belirtiliyor. Operasyon kapsamında şimdi bu şirket ve işadamının, bürokratlar, memurlarla olan ve teknik takibe takılan ilişkilerinin soruşturulduğu öğrenildi.
SORUŞTURMA 60 MİLYONLUK DOSYALARA
Bu arada operasyonla ilgili yeni ayrıntılarda ortaya çıktı. Yaklaşık iki yıl önce zamanın İzmir Valisi Cahit Kıraç’a ihbar mektubunun gittiği, onun da mektubu Cumhuriyet Savcılığı’na yönlendirdiği belirlendi. Operasyon kapsamında incelenen ihale dosyalarında 60 milyon TL’lik usulsüzlükler saptandı.
RÜŞVET PARALARI KESE KAĞITLARINDA
Cumhuriyet’ten Canan Coşkun’un haberine göre; İzmir Cumhuriyet Savcılığı tarafından, ihaleye fesat karıştırdıkları, limanlardaki işlemlerde usulsüzlük yapıldığı iddasıyla 5 ilde yapılan operasyonda bazı şüphelilerin, kesekâğıtlarının içinde rüşvet paketleri dağıttığı ileri sürüldü. Operasyonda, rüşvetin görüntülendiği belirtildi. Soruşturmanın, kazandığı ihaleler elinden alınan, girdiği ihalelerin şartnamelerinin bazı şirketlere elden dağıtıldığını tespit eden bir işadamının 2011 yılı Ocak ayında İzmir Valiliği’ne yaptığı şikâyetle başladığı iddia edildi. Yapılan çalışmalar sonucunda 100’den fazla kez rüşvet alışverişinin tespit edildiği kaydedildi. İhbarcının, limanda kurulan rüşvet çarkı sebebiyle yönetimin istemediği firmaların mazeretlerle elendiğini ve ihaleleri önceden kimin kazanacağının belirlendiğini açıkladığı ileri sürüldü. İhaleyi kazanacak firmaların isteklerine göre özel şartname hazırlandığı iddia edildi.
Şikâyetle ilgili yapılan incelemede usulsüzlük yaptıkları değerlendirilen kamu görevlileri ve şirket yöneticileri teknik ve fiziki olarak takip altına alındığı, TCDD İzmir Liman İşletme yetkililerinin ve firmaların birbirleriyle irtibatlı oldukları ve özellikle limanın ihtiyacı olan mal ve hizmetlerin alımlarında usulsüzlük yaptıkları ileri sürüldü. Bu işler için kesekâğıtlarının içinde rüşvet paketleri dağıtıldığının görüntülenip fotoğraflandığı belirtildi. Şüpheli şahısların çıkar amaçlı suç örgütüne bağlı olarak hareket ettikleri, irtibatlı olduğu şirket sahibi ve yetkilisi ile ihale öncesinde ihale şartnamelerini açıkça görüşerek, şartnamedeki maddeleri değiştirmek suretiyle kamuyu zarara uğrattıkları, firma yetkililerinden menfaat temin ettikleri öne sürüldü.
Operasyon yapılacağı bilgisinin gece saatlerinde sızdığı, bazı şüphelilerin kaçtığı ileri sürüldü. Şüpheli sayısının 100’ü bulacağı ileri sürülürken TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman’ın da bilgisine başvurabileceği bildirildi.
DENİZ TİCARET ODASI ŞUBE BAŞKANI GÖZALTINDA
Hürriyet’ten Banu Şen, Fevzi Kızılkoyun ve Fırat Alkaç’ın haberine göre; Operasyona ilişkin polisin teknik ve fiziki takip sırasında çektiği yaklaşık 100 kadar rüşvet görüntüsü fezlekede yer aldı. Tutanaklara göre bir şirket yetkilisi M.T.U. ile bir TCDD yetkilisi bir alışveriş merkezinin özürlüler tuvaletinde rüşvet alışverişi yaptı. Bir diğer görüntüde ise İzmir Liman İşletme Müdür Yrd. B.B. kendi odasında ile bir firma yetkilisi olan K. ile görüşüyor.
Bu arada, operasyon kapsamında Deniz Ticaret Odası Başkanı Yusuf Öztürk’ün gözaltına alındığı ortaya çıktı. Öztürk, ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı.
Başkanın gözaltına alınmasının ardından Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi’ni ziyaret eden Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme eski Bakanı Binali Yıldırım, bir gazetecinin, “Yapılan operasyon iktidara karşı bir komplo mu?” sorusunu şöyle yanıtladı:
ESKİ BAKAN KOMPLO DEDİ…
“İşin gelişimi bellidir, 2011 yılında başlatılan soruşturma 3 yıl aradan sonra harekete geçilerek operasyon yapılıyor. Bu açık değil mi? Bu yanlış algı oluşturmaya, seçim sürecine sabote etmeye yöneliktir. Bizim alnımız aktır. Bu filmi 2011 seçimlerinde yine İzmir’de 20 gün kala gördük. Aynı şeyler tekrarlanıyor. Bunlar artık geçerli şeyler değil. Bu yolla kimse sonuç alamaz. İnsanları soruşturmadan, yargılamadan toplum nezdinde mahkum etmek hukuku katletmektir. İnsanların evi yeri belli insanları gidip baskın yaparak evinden almanın ne anlamı var? Buraya özellikle geldim desteğimi vermek için. Bu kabul edilemez. Bekleyip 3 yıl sonra niçin düğmeye basıyorsunuz. Suçla mücadele edelim derken suçu teşhir ederek hukuk devleti ilkelerini çiğnersiniz.”
O POLİS MÜDÜRLERİNİ GÖREVDEN ALDILAR
İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Binali Yıldırım’ın komplo iddiasında bulunduğu ve Emniyet’te sorguların başladığı saatlerde ise intikam operasyonu da başladı. Operasyonu yapan birimlerin başındaki Emniyet Müdür Yardımcısı Mehmet Ali Şevik, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdür Yardımcısı Taner Aydın ve Narkotik Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürü Behzat Tuzcu görevlerinden alındı. Akşam da Terörden Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Ramazan Karakaya görevinden alınarak Deniz Limanı Şube’de Sorumlu Müdür Yardımcılığı’na atandı.
Resmi Gazete’de bugün yayınlanan üçlü kararnamelerle İzmir Emniyet Müdürü Ali Bilkay da görevinden alınarak, operasyon nedeniyle cezalandırıld
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)