Kulüpler transferlere başladı. Bilhassa maçları biten ya da bitmesine bir kaç müsabaka kalan kulüpler futbolcuları ile sözleşme yapmaya başladılar.
Burada üzerinde önemli durulacak konu kulüp yöneticilerinin bir kaç önemli husus üzerinde kafa yormalarıdır:
1) Kulübü borçlandırmak suretiyle (Yöneticiler kendilerine ya da dolaylı olarak ikinci üçüncü şahıs ve firmalara) transfer yapmamaları,
2) Tek yıllık sözleşme yapma yolunu tercih etmemeleri,
3) kKlübün bütçesini zorlayacak transfer ücreti vermemeleri…
Bu üç olayı irdelersek; Kulübün bilançosu dışına çıkılarak transfer yapılması ve kulübün yöneticiler tarafından borçlandırılması eskiden yasaktı… Bu yasak kaldırıldıktan sonra yöneticiler sorunlarını sorumsuzluk göstererek, yani borç para vererek ya da ikinci üçüncü şahıslara borçlanarak sorunları halletme yolunu seçtiler ve kulüpleri zor durumlara düşürdüler/bu yolda devam ediliyor. TFF nun buna kesinlikle bir çözüm bulması gerekir. Aslında Kulüp yöneticileri bu yolu kendileri tıkamalıdır ve kulübü borçlandırmamak için çareler aramalı bulmalıdır.
Kulüplerin, ben bilhassa kendi kulübümüz olduğu için hatırlatırım; futbolcularla bir yıllık sözleşme yapmak, intihar etmekten başka bir şey değildir ve bir yıllık sözleşmelerle başarıyı yakalamak tamamen şansa kalır. Her yıl 20 futbolcu al ve o takımı oturtmaya ve şampiyonluğa oynamaya çalış… İşte son yedi-sekiz sezondur bu sendromu yaşıyoruz… Bol bol paralar verdiğimiz futbolculardan gereği şekilde yararlanılamıyor ve yeni sezon için ya tekrar masaya oturuluyor ya da futbolcu fırlayıp gidiyor… Sarıyer gibi bir semt kulübünün 250 ya da daha yukarısı gibi yüksek transfer parası ödeme lüksü olamaz… Geliri ne ki bu parayı ödeyebilsin… Bu konuda yönetimin duyarlı olması gerekir ve geçen yıl rakip kulüplerin futbolculara bir yıl için ya da iki yıl için ödedikleri paraları tespit etsinler o na göre ayarlama yoluna gitsinler.
Sözleşmelerin iki veya bir yılı opsiyonlu üç yıl yapmaları akla yakın olandır. Belki biraz zorlanılır ama kulübün gelecek yılları garanti altına alınır.
SARIYER kulübümüzün konu ile ilgili çalışmalarını elbetteki öğreneceğiz, hangi ölçülerle hareket ettiklerini de anlayacağız.
RİCAMDIR: Sarıyer kulübümüzün fedakâr yöneticileri, lütfen ince eleyin sık dokuyun, pazarlığı içtenlikle ve inandırıcı şekilde yapın, aşırı ödemelerden kaçının, menejerlerin esiri olmayın (menejerler için ellerindeki her futbolcu Messi’den iyidir), İzlemediğiniz, tanımadığınız futbolcuları transfer etmeyin, menajer veya diğer simsarlara inanmayın, bildiğiniz futbolcuları transfer edin. Bir yıl sözleşme yapmaktan kaçının ve lütfen kulübü borçlandırmamak için gerekli uğraşı verin (Zaten veriyorsunuz ama yine de bu konuda biraz daha caba harcayın)… Kulübe gelir temin edecek, kulübe yardım edecek kurum ve kuruluşlarla, kişilerle temasa geçerek birlik ve beraberliğin temini ve yardımlaşma için gerekli adımları atın… Bunları yapacak olan Kulüp Başkanı değil! Her ne kadar onun görevlerinden biriyse de esas görev yönetim kurulundadır. Yönetim kurulu ne yaptığını ya da ne yapacağını bilirse, sorunların halli kolaylaşır ve kulüp keyfi yönetimden kolloktif yönetime geçer ve kötü günleri arkada bırakır.
İbrahim Balcı
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)