Son Dakika Haberler

Satın Alınamayan Gazetecilik Kutsal Meslek

Satın Alınamayan Gazetecilik Kutsal Meslek
Okunma : 576 views Yorum Yap

gazetecilik-12
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü ülkemiz genelinde kutlandı.
TBMM’de, Siyasiler  “hiçbir ayrım yapmadan”  tüm gazeteciler için kutlama açıklamaları yaptılar.
Yazarlar, Çizerler, Araştırma yapanlar, Haber peşinde koşan muhabirler, Gazetecilik okulunda okumadığı halde gazetecilik,yazarlık yapan dünyanın her yerinde milyonlarca insan. Gazetecilik mesleği olmadığı halde onlarca gazete ve dergi çıkaran TV kuran binlerce insan, toplumu bilgilendirme adına çalışıyorlar.
Blog sahipleri, web sayfası olanlar her biri toplumu bilgilendirme adına gördüklerini yazarlar. Dünya görüşlerini açıklar, bir kaza, bir cinayet, bir hırsızlık, siyasi düşünceyi yayma, piar çalışmaları, bir ürünün tanıtım ve organizasyonu haberdir, bunları yaymak için kitle oluştururlar, milyonlarca okuyucuya ulaşırlar.
 
Siyasi mücadele ve örgütlenme bugün çağımızda iletişim kurmadan gerçekleşmez, bir web sayfası kurarak başlarsınız, toplantılar yapar örgütlenirsiniz, düşüncelerinizi paylaşırsınız, çevrenizden haberler yayınlar, ulusal ve yerel gelişmeleri izler, güncel ne varsa sitenizde yayınlayarak kitlelere ulaşmasını sağlarsınız.
Zamanla bir güç olursunuz. Kitleler sizleri haberleriniz, düşünceleriniz, hikayeleriniz ve yorumlarınızla tanımıştır. Ses getiren çalışmalara imza atarsınız.
Farkında olmadıklarınızın farkına vardığınızda ise etkili olduğunuzdan dolayı kıskanılırsınız.
Gazetecilik zor meslek, Milyar dolarların döndüğü sektör. Basın ve medya sektörü, sermaye olmadan bir gazetecinin gazete,TV  kurabilmesi mümkün değildir.Kalemini satmadığı sürece.
Maaşlı çalışan gazetecilerin kurumlar tarafından desteklenmediği sürece sadece maaşı ile geçinmesi çok zordur. Ancak isminiz marka olduğu zaman değer kazanırsınız.
Yerel veya Ulusal medya olsanız dahi ekonomik destek görmeden yapamazsınız, Bu yüzden eliniz kolunuz bağlı kalırsınız. Geçim derdine düşersiniz, yok olursunuz..
Politikacılar ve sermaye sahipleri, politikadan sermaye edinenler bir şeyler yazılsın diye kalemleri, sayfaları satın alırlar, maaş bağlar, destek olurlar, bugün her kurumun satın aldığı ve destekleri gazeteleri vardır.
Parayı veren düdüğü çaldığı için, satın alamadıkları kalemleri kötülerler, kimi içerde yatar, kimi bir kurşunda ölür,yılda bir kere onların isimlerini anarak gazetecileri kutlarlar..
Sarıyer Times kuruluş gerekçeleri de bir siyasi hareketin “ Kuzey Platformu” yayın ve tanıtım organı olarak kurulmuş ve açıklamasını bir deklarasyon’la belirtmiş, uzun yıllar siyasi faaliyet çalışmalarında bulunmuştur.
Sitenin okuyucu kitlesi, siyasi mücadele ve  faaliyetlere destek vererek  daha çok ses getirmiş, ulusal çapta onlarca yazar yazılarını ve makalelerini göndermekte ve yayınlamaktadır. Ayrıca yerel çapta eli kalem tutan bir çok insanın yazarlık özlemini  ve yeteneğini geliştirmek için sayfalarını açmıştır. yerel yazarlar bu imkan ile siyasette tanınmış, PM Üyesi Millet Vekili ve Meclis Üyesi, Belediye Başkanlığı  aday adayı,  İlçe yöneticisi, Delege olmuşlardır.
Sarıyer Times büyüdükçe, yerel’den ulusal’a bir internet gazetesi olmuştur.
İnsanlar ancak bir malı satın alamadıklarına kötü, yaramaz, sahte, kalitesiz, çirkin diyebilir, satın aldığı mal çürük dahi olsa onun malıdır çok iyidir. Hatta iyi ki almıştır.
Sarıyer Times sonradan türeyen değil, uzun yıllar yazarlık yapan, Türkiye’de, Sarıyer’de geçmişten bugüne ilk yerel gazeteler olmak üzere yazarların,  tarihi ve duayen kişilerin bir araya geldiği internet gazetesidir
Onun içindir ki..
Biz sadece insanların yediği haltları, çevirdiği dolapları hikaye olarak yazıyoruz. “Lütfen istifa edermisiniz diyoruz, Ediyorlar ” “ Lütfen adil ve adaletli olurmusunuz diyoruz, olmuyorlar” “Lütfen yanlış yoldasınız diyoruz, Haklısınız diyorlar”
Sarıyer’in eskileri bizi tanıyor ve biliyor.
Hikayelerimiz herkesin kafasında ezber olmuş, Simas’tan Sarıyer’e uçup gidiyoruz, Skletrinas Kraliçesinin tarihi, Sarıyer’de bulunan Venüs heykelinin balıkçıların aşık olduğu bir fahişe’nin heykeli olması yanında, geçmişten bugüne Sarıyer’in her tarafına Venüs ve Eros heykelleri dikmemiz gerektiğini de biliyor ve yazıyoruz.
Hep lütfen diyoruz. Kimseyi kırmıyoruz, Hikaye olarak yazıyoruz. Aziz Nesin’in Akbaba’sı gibi
Sarıyer Times

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)