YOLSUZLUKLARIN EFENDİSİNİ KENDİ EVİNDE HAPSETMEYE GELDİK

CHP İstanbul İl Başkanlığının açılışı yapıldı.

Sabahın saat 10.00 Sarıyer ilçe başkanı Mehmet Deniz bütün örgütü sabah ilçe de topladı, partililer ve Belediye Başkan aday adayları, konvoy halinde Sarıyer’in tüm mahallelerinde tur attılar, miting alanına gidecekler için muhteşem organizasyonlar sağlanmış, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve İlçe Başkanı  Mehmet Deniz araçları seferber etmiş., Sarıyer ilçesi erken saatlerde alanı doldurmuşlardı.  Muhteşem ekip koordinasyonunda İlçe Yönetim Kurulu üyeleri, araç koordinasyonunda mahalleleri gezerken profesyonelce davranmaları dikkatlerimizi çekti. Özellikle CHP Sarıyer ilçesinde İlçe başkanı Mehmet Deniz ve Rıfat Elmas, Birol Beşikçi’nin Kortej düzenleme çabaları dikkatimizi çekti.
CHP İstanbul İlçelerinin tamamının katıldığı Levent’teki toplantıda ilginç saatler yaşandı,
SHP döneminden sonra ilk defa bu kadar kalabalık görülmüş, CHP farklı bir güç birliği içinde alanda TDH’nın katılımı ile farklı beraberlikler oluşturarak güç birliği sağlanması gerçekleştirilmiştir.
 
TÜRKİYE’Yİ KAZANMAK İÇİN BURADAYIZ
Eski CHP Sarıyer İlçe Başkanı Halim Serdar Sarıoğlu, yapmış olduğu açıklamada, “Mustafa Sarıgül, partiliciliğin ve programın yürütülebilirliğinde profesyonel kadrolar kullanmış ve başarılı olmuştur. Sarıgül bu işleri iyi bilir, partinin tabanından gelen bir arkadaşımızdır, inanıyorum, Artık iktidar zamanı, bu işi elbirliği ile bitireceğiz” CHP örgütü şaha kalkmıştır, Emin adımlarla hızlı yürüyoruz, Biz İstanbul için değil Türkiye’yi kazanmak için buradayız, örgütümüz hazırdır,
 YOLSUZLUKLARIN EFENDİSİNİ KENDİ EVİNDE HAPSETMEYE GELDİK
 Halim Serdar Sarıoğlu“Yolsuzlukların efendisini kendi evinde hapsetmeye geldik, Örgütümüzle buradayız, tarih yazıyoruz, Gelecek nesil gençlerin ve bizler, gençlerimize çocuklarımıza temiz bir Türkiye bırakmak istiyoruz, Artık Yeter…Ve insanlar Hırsızların Reisini boş adalara hapsetme zamanı gelmiştir diyor. Leventte halk HIRSIZ VARR diye bağırıyor.Bu sesi bütün Türkiye dinlemeli, herkes evine, malına sahip çıkmalıdır. Evindekilerine, elindekilerine ve devletine sahip çıkmalıdır. Kimse evindeki boş ayakkabı kutularının dolmasını beklemesin”…, Haramilerin hanedanlığı son bulacaktır, bugün burada yaşamın Türkiye’nin geleceğini gördüm, Artık halk yeter diyor, Yolsuzluklara ve Rüşvete isyan ediyor, Dinleyin bak halk ilk defa “Hırsız Var” diyor, pankartlara bakınız! Sırtında hırsız çuvalı resimler var, bunları parti değil halk kendisi yaparak getiriyor, halk tepkisini belirtiyor, Artık bu son kaçınılmaz, CHP Türkiye’nin asil sorumluluğunu eline almalı ve kadrolarını gelecek için bugünden belirlemelidir, CHP iktidarını eline alırken asil ve akil kadroları ile hareket etmeli ve Ak Parti’nin düştüğü hataya düşmemelidir. Muhalefetten çok iktidarı düşünerek, gelecek yapılanmasını şimdiden hazır tutmalıdır.Dünya konjöktörü CHP’nin hata yapmasını istemiyor, bu şans elimize geçmiştir. Uzman ilişkiler, yetkili kadrolar, sadece Türkiye genelini değil, Enternasyonel düşünceyi belirleyen, Ortadoğu ve Dünya konjöktörüne ayak uyduran ama Türkiye Menfaatleri doğrultusunda hareket eden ideal 2023 kadrolarını elinde hazır tutmalarıdır. CHP artık yerel seçimler yanında “Erken Genel” seçime hazır olmalıdır, Bugünden sonra sorumluluk CHP iktidarınındır.Çok İşimiz var ve Biz Hazırız..
BİR ORMAN GİBİ TEK VE HÜR ŞÜKÜR GENÇ
“”CHP İstanbul il başkanlığın iç dekaroasyon CHP Sarıyer belediye başkanı tarafında  düzenlenmiş, Kuzey Ormanlarının yok olmasına inat CHP İl Başkanlığı Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç tarafından yeşil çamlarla donatılmış, Görülmeye değer”…
 
EN BAŞARILI BELEDİYE BAŞKANI ŞÜKÜR GENÇ
Törenin uzaması ile sıra ile belediye başkanları anons edildi, En başarılı Belediye Başkanları sıralamasında Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç anons edildi. Günün farklı özelliği ise, Bakırköy  Belediye Başkanı anons edilirken ismi söylenmedi. Buna mukabil Ateş Ünal Erzen alanı korumaları eşliğinde terk etti.

30 MARTIN İKİ GİDENİ OLACAK
Kılıçdaroğlu’ndan önce konuşan CHP İstanbul İl başkanı Oğuz Kaan Salıcı, “Atatürk Havalimanı’ndan buraya gelmemiz tam 5 saat sürdü. İstanbul’un büyük ilgisini gördük. Biz seçimi bugün fiilen kazandık. 30 Mart’ın iki gideni olacak biri sayın Kadir Topbaş. Diğeri de sayın Başbakan… Seçimin iki tane de geleni olacak biri sayın Mustafa Sarıgül,.diğeri de Türkiye’nin aydınlık yüzü sayın Kemal Kılıçdaroğlu” dedi.
İSTANBULDA SOKAKLAR GELİŞİ ENGELLEDİ
Atatürk Havalimanı’ndan kendisini karşılayan Mustafa Sarıgül ve CHP konvoyuyla birlikte yaklaşık 5 saatte Levent’e gelen Kemal Kılıçdaroğlu ise partilileri beklettiği için özür dileyerek söze başladı.
İşte Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları:

‘BUGÜN 9 ŞİDDETİNDE DEPREM OLDU’
Bugün İstanbul’da 9 şiddetinde bir deprem oldu. Adı halkın depremi. Halk temiz siyaset istiyor. Halk hırsızlık istemiyor. Halk kul hakkı yiyeni affetmek istemiyor. Halk kendi iktidarının korunmasını istiyor. Ben yaşamını halka feda eden bir liderim. Yaşamım size feda olsun.
‘DEĞİL GENEL MÜDÜR CHP’NİN BEKÇİSİ OLMAK BENİM İÇİN ONURDUR’
Bir diktatör tarafından yönetildiğini artık herkes biliyor. 9 şiddetinde deprem oldu dedim ama acaba o duyar mı? Duymuyorsa ona duyuracağız sesimizi. Benimle kısır bir çekişmenin içine girmek istiyor. Diyor ki ‘CHP’nin genel müdürü’ sen önce şunu bil, CHP’nin genel müdürü değil, bekçisi olmak benim için onurdur. Sen CHP’nin ne olduğunu bilemezsin. Bana memur Kemal dedi, eyvallah dedim. Esnaf Kemal dedi eyvallah dedimn. Emekli Kemal dedim, eyvallah dedim. hepsiyle iftihar ederim.
Ama sen sokaklara çık bak bakalım sana ne diyorlar. Burada bütün alanda olanlar,
 
HIRSIZ ERDOĞAN DİYE BAĞIRDI..
 
Türkiye cumhuriyeti tarihinde ilk kez bir başbakan yolsuzluk yapanları savunuyor. Hırsızı savunan adama başbakan denir mi?
Diyor ki orduya da kumpas kurdular diyor. Yeni mi aklın başına geldi senin? Biz orduya gölge düşürülüyor dediğimiz zaman bizi Ergenekoncu diye suçluyordun. Sana bir tek önerim var. Aklını başına topla ve milletin yakasından düş.
 
Çeteler var diyor devletin içinde, yahu 10 yıldır bu ülkeyi sen yönetiyorsun. Efendim onlar yargıyı bürokrasiyi ele geçirmişler. Sen değil miydin, onlara ne istediniz de vermedik diyen. İki yüzlü siyaset bunların yaptığı. Bunları tanıyacağız. Bunlar yetimin hakkına göz koyanlardır. Bunlar çıngıraklı yılanlardır.
 
DEVLETTE ÇETELER VAR BUNLARI KAPATMAK İSTİYOR
 
İstanbul. Dünyanın en güzel kenti. Üç büyük imparatorluğa başkentlik yapmış bir kent. İstanbul’un kimliğini yok ettiler. İstanbul’dan beslendiler. Onların hortumlarını kesmek İstanbulluların elinde. Hortumlarınızı kesin, Türk demokrasisine en büyük katkıyı yapın sevgili İstanbullular.
 
Temiz bir insan yolsuzluklarla muhatap olduğunda şöyle yapar. Varsa bir şey soruştur derim, telaşlanmam. Şimdi o sokak sokak geziyor. İl il geziyor, köy köy geziyor. Telaş içinde, panik içinde. Devlette çeteler var, olayları kapatmak istiyor. Buna izin vermeyeceğiz. Bu millete 76 milyon yurttaşa benim gönül borcumdur.
 
HESAP VERMEYEN SİYASETÇİ NAMUSLU SİYASETÇİ DEĞİLDİR
 
Kul hakkı yemediğini savunuyorsan, senin, oğlunun, dört bakanın mal varlıklarını açıkla dedim. Açıklayabildi mi? Açıklayamazsa, bu ülkenin gönlünde yer alamaz. Ona düzgün namuslu siyasetçi denmez ona. Ona ne deneceğini o kendisi daha iyi bilir. Halkına hesap vermeyen siyasetçi namuslu siyasetçi değildir.
 
HARAMDAN BESLENENLER
 
Tüyü bitmemiş yetimin hakkını soracaktır bu millet. Ben bu millete güveniyorum. Çok basit bir soru sordum. Dedim ki, bir banka genel müdürünün evinde ayakkabı kutusunun içinde 4,5 milyon dolar para niye bulunur? Hala savunuyor. Buradan 76 milyon yurttaşıma sesleniyorum. Helal paranın ayakkabı kutusunun içinde ne işi var? haram paraysa, o haram parayı hangi yüzle savunuyorsun sen? Haramdan Beslenen buna cevap veremez.
 
O nedenle söylüyorum. 76 milyon yurttaşıma, kadın kardeşime sesleniyorum. Çocuğunuz işsizse sebebi bunlardır. Bunlar malı götürüyorlar, vatandaşa da ufak tefek bir şeyler veriyorlar. İstanbul’u alacağız. Türkiye’ye temiz siyasetçi getireceğiz. Kul hakkı yiyenden hesap soracağız.
Siz hiçbir ülkenin başbakanını hırsızları serbest bırakıp polisin peşine düştüğünü gördünüz mü? Savcıların peşine düştüğünü gördünüz mü? Şimdi gördünüz. O ülkenin adı Türkiye Cumhuriyeti. O ülkenin başbakanı, hırsızlıkları rüşveti koruyan başbakanın adı Recep Tayyip Erdoğan.
Bunları söylerken gerçekten üzülüyorum. Biz başka şeyler tartışmalıydık. Ama bugün bunu konuşmak zorunda kalıyoruz. Hepimizin ayrı ayrı görevi var. benim görevim var, sizin de göreviniz var. komşularınıza anlatacaksınız. Gideceksiniz kahvede lokantada anlatacaksınız. Bütün dindar yurttaşlarıma sesleniyorum.
 
Düne kadar adalet ve kalkınma partisine oy verdiniz. Herhangi bir partiye oy veren yurttaşımı hiçbir zaman suçlamadım. Demokrasi içinde olağan bir gelişme kabul ettim. Ama ilk kez elinizi vicdanınıza koyun öyle sandığa gidin. Kul hakkı yiyene oy verirseniz siz de ortak olursunuz.