Yüzüklerin efendisi sanmayın, yüzük fakirliğinin simgesiydi. Bir kuru ekmek ve soğana muhtaçtım demesine kanmayın. İhtiyacı olan tek şey ALGI idi. Başardı. Şimdi dünyanın en zengini.
“Fakir çalmadığı için fakirdir” diyen babam değildi. 17 yıldır fakir daha fakir, zengin daha zengin oldu. Yüzüğü olmayanlar kaybetti.

Oku ! Diyerek başlar Kuran’ da ilk ayet. Besmele çekmeden ele alınmaz ve okunmaz, biliriz.! Dinimiz İslam kitabımız kuran. Şükür kimsenin zoru ile değildi inancımız, biz kendimizi biliriz.
Elinde kitap, ağzında Allah diyerek ahaliye seslendi.! Halk inançsız da değildi. Bu görüntüye inandılar. Kutsal kitabı elinde sallayarak ALLAH ile aldattı.
İhtiyacı olan sadece ALGIYDI. Yine başardı.

… Modern, çağdaş ve ilerleme yolunda bir ülkeydi.. Cumhuriyet ışığı ile aydınlık yarınlara gebeydi. Dünyanın önünde saygıyla eğildiği bir lidere sahipti. O lider; din ile devlet işlerini birbirine karıştırmadı. Eğitimde kız- erkek ayrımı yapmadı. Halkın eşit şeklide, huzurla yaşamaları için devrimler yaptı.. bölmedi, ayrıştırmadı, dini kullanmadı,.
Bir asır geçti üzerinden O hala unutulmadı.!
Peygamber olamayınca komutan olmaya çalışan bir lider gibi asla olmadı.!

Şimdi; dış ülkelerle ilişkileri bozuk, ekonomisi çökmüş, bilime değil ranta ve talana tapan bir sistemle yönetilen bir ülkede yaşamaya mahkum olduk.
Tanrı ev vermez, para vermez, araba vermez, gemi- gemicik vermez. Akıl verir, vicdanlı adaletli olmayı ve çalışmayı emreder.

Bir ülkede demokrasi, hukuk, adalet ve eşitlik yoksa bu tanrının hükmünü değil iradenin gücünü ortaya koyar. Onlarca yıl hurafeler ve din sömürüsü ile yönetilen ülkemizde gelinen nokta tabiki de açık ve net belli.

Çocuklarım aç diyerek kendini yakan babalar,
Öğretmeni tarafından tacize uğrayıp intihar eden genç kızlar,
Kocası tarafından dövülerek öldürülen kadınlar
Ay sonunu nasıl getireceğini düşünerek geçiren emekliler,
Binbir zorlukla üniversite bitirip yıllarca iş aramak zorunda kalan gençler,
İhmaller yüzünden iş kazalarında ölen işçiler,
Ve daha nice sorunlar…

Ülkede bu kadar sorun varken sen kalk çok gereği varmış gibi İstanbul’ a kanal yapmak işte.! Vatandaşın karnı aç karnı.

İnsanın en çok kanına dokunan; savaşlarda binlerce şehit vererek aldığımız toprakların rant uğruna yabancılara satılmasıdır. Bu ayrıca ele alınması gereken bir VAHİM konudur.

“Seçilmişler” ” yönetenler” Onlar bizi değil, biz onları seçtik. Kaderimizi tercihlerimiz belirledi. Belirlemeye devam edecek.

Deniz Gülsoy