CHP Sarıyer İlçesi Ayazağa seçim koordinasyon merkezi açılışında Cumhuriyet Halk Partisinin istanbul da önemli siyasilerinin bir arada olduğu açılış gününde Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi Platformu Kurucusu Şinasi Öktem İle konuştuık.
ST- Ayazağa Sarıyer’e bağlandı, genel durumu değerlendirmenizi istiyorum.
Şinasi Öktem – Sebeplerini bilmiyorum. Çeşitli sebeplerle Ayazağa Şişli ilçesinden Sarıyer’e bağlandı. Bizim görevimiz hangi parti, hangi ilçe, hangi belde olursa olsun orada partinin çalışmalarını ve dinamiklerin ayakta durması sağlamaya çalışıyoruz.
ST- Siz eski duayenler olarak bir araya getirdiğiniz bir hareket var. Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi Platformu kuruluşu ile beraber Türkiye’de çok büyük ses getirdi ve bu etkinin neticesinde İstanbul içinde görülmemiş bir çalışma oldu. Haluk Koç olsun, diğer milletvekilleri olsun mevcut CHP ilçelerinin yapmadığını siz farklı bir şekilde onlardan alternatifmiş gibi veya uyuyan ilçeleri uyandırmak adına İstanbul’da bütün ilçelerde, Çatalca’da, Beykoz’da, Kağıthane’de, Bakırköy , Maltepe’de toplantılar yapıyorsunuz. Buradaki hedefiniz nedir?
YER ALTINDA GÖRÜNMEYEN YÜZÜ ORTAYA ÇIKARIYORUZ
Şinasi – Buradaki hedefimizi ilk toplantımızda açılış konuşmasında da söylemiştim. CHP’nin potansiyelinin tamamen harekete geçirildiği düşüncesinde değilim. CHP’nin görünen yüzü kadar görülmeyen, yer altında veya toplumun içinde benimsenmiş büyük bir gücü var. Bu gücü harekete geçirmeden AKP karşısında İstanbul’da başarılı olmak mümkün değil. O çalışmalar içerisinde ilçeler örgütleniyorlar.
İstanbul’da en az oy aldığımız bölgeler tespit edilip buralardaki çalışmalar hızlandırılırsa, özellikle bunlar harekete geçirilirse başarı gelecektir. Hiçbir başarı kendiliğinden gelmez. İğneyle kuyu kazmak konusunda elde edilecek. Bu ilçeler hangileridir: Kağıthane, Esenler, Gaziosmanpaşa, Bağcılar, Güngören, Sultangazi, Ümraniye, Pendik, Sultanbeyli. Toplam 10 tane ilçeyi pilot ilçe seçtik. Burada bizim oy oranlarımız oldukça düşük. Kimisinde 10, kimisinde 20, kimisinde 22. Geçen seçimde aldığımız ortalama oy % 38.6 ‘nin çok altında.
Bizim hakim olduğumuz ilçelerde Beşiktaş, Kadıköy, Bakırköy vs. buralarda oy oranımız % 76. Oralarda % 76’nın üzerine koymak çok zor. En fazla % 1 koyarsınız % 77 olur. % 18’in üstüne % 10 koymak mümkün mü çünkü İstanbul ortalaması % 38’dir. %18’i % 28 yapmak parti örgütlerinin elindedir. % 50 yapmak elinde olmayabilir ama o oranları yukarı çekmek parti örgütlerinin elindedir. İyi bir çalışma; sokak, sokak gezecek, ev ev dolaşacak, muhtarları toplayarak hemşehri derneklerini vs. gecelerine katılarak, etkinliklerini paylaşarak. Oralarda sinerji yaratarak, enerji yaratarak bu başarılabilir.
Şimdi İstanbul’un birçok yerinde hareket var. Yani biz yaptık da oldu demiyorum. Bizim yaptıklarımız çok önemli değildir belki de kimilerine göre ama herkes hissetti ki, eğer biz durursak çok geride kalacağız. Dolayısıyla ne kadar gurup, ekip varsa hepsi hareket halinde. Bunu yarattık, başardık diye düşünüyorum. Şu anki çabamız da buydu. Birçok arkadaşım küskün, dargın bu partideki yönetim değişikliğiyle kendini tasviye olmuş hissediyor, duygusal problemleri var, başka problemler var. Bütün bunları ortadan kaldırmadan bunları harekete geçirmeden başarı söz konusu değildir. Yaşasın CHP platformuna inanıyorum, inanarak yürekten yapıyorum. Burada hiçbirimiz özellikle hazırlanacak bir yere talip değiliz.
HALUK KOÇ’U DESTEKLİYORUM
ST- Büyükşehir Belediyesi için ne düşünüyorsunuz?
Şinasi Öktem – Benim gönlümdeki aday Haluk Koç’u düşünüyorum, destekliyorum, olmasını istiyorum. Bunu her yerde ifade ediyorum, şartlarını da ifade ediyorum. Nedir şartları; İstanbul’un demokratik yapısını incelediğimizde karşımıza bir şey çıkıyor. 1.400.000 civarında bir yerli seçmeni var. Bunlar genellikle Balkanlardan göç eden İstanbul’a yerleşen Türkler ve onların uzantıları, Trakya’dan gelenler ve İstanbul’da doğan bu yaşa gelen Anadolu göçmenlerinin çocukları. Bunu dağıtabilirsiniz. 1. Sırada Sivas seçmenimiz var. Kastamonu, Ordu, Giresun, Samsun, sırayla iniyor. Orta Karadeniz ağırlıklı seçmen kitlesi var. Büyükşehir seçmen kitlesinin % 40’a yakını Karadenizli. Her ne kadar derler ya bu şehirde Doğulular çok diye aslında şehrin dokusu göçmen dediğimiz yüzyıl önce gelenlerle karadenizlilerin % 65-70 oranda demokratik yapı onu gösteriyor. Bizim de sıkıntımız bu seçmen kitlesiyledir. Örneğin: 267.000 Samsun nüfusuna kayıtlı seçmen var. CHP’de kayıtlı 2670 üye var. Burada bir aksaklık yok mu? Bu söylediğim bütün kentler için geçerli. Bunlar, Kastamonulular, Amasyalılar, Trabzonlular, Rizeliler vs…
CHP’de IRKÇILIK OLMAYACAK
ST- Yaşanılan durum, Örgütün çalışmadığı mı ortaya çıkıyor?
Şinasi Öktem – Örgütün çalışması veya çalışmamasıyla ilgili değil yapı böyle oluşmuş. Sorunlarımız da burada başlıyor. Genellikle bu kitle Orta Karadeniz, Doğu Karadeniz ağırlık olan ilçelerde oy oranımız çok düşük. Bu saydığım ilçeler. Niye biz burada onlara ırkçılık yapmışız. Belediye meclis üyelerinde temsil edilememişler, parti yönetimlerinde temsil edilememişler, partide etkinlik kazanamamışlar birçok nedenden dolayı… Şimdi tespit ettiğimiz bu. Şimdi bu hastalığa çare bulmak lazım. Orta Karadeniz, Doğu Karadeniz kesimini partide tam temsilini yaratmamız, becermemiz lazım.
Birçok boyutu daha var İstanbul’da seçimi alabilmemiz için. Parti içerisinde muhalefet gibi bir derdimiz yok. Biz partinin yönetimine, Genel Başkanına, merkez yönetimine bir muhalefet anlayışımız yok. Genel Başkanımızın başarısının partinin başarısı olduğunu, partinin başarısının Genel Başkanın başarısı olduğunu biliyoruz.
Biz Belediye Başkanı arkadaşlarımızın dedikodusunu vs… yapmıyoruz. Tek dileğimiz örgütlerimizle Belediye Başkanlarımızın aynı heyecanı duyarak çalışmaları. Hiç kimse birbirini sevmek zorunda değildir. Ama saymak zorundayız. Ben de Belediye Başkanıyım, siz de Belediye Başkanısınız. Sizin görev alanınız bellidir benim görev alanım bellidir. Sen beni kendi emrine sokmaya çalışmayacaksın. Ben de seni kendi emirerim yapmaya çalışmayacağım. Bu anlayışı koyacağız, geliştireceğiz. Bir takım ilçe başkanı arkadaşlarımızın bazı eksiklikleri bu olabilir, şu olabilir, beğenirsin, beğenmezsin bütün bunlar başka şeydir. Mevcut yönetim var olandır bu var olana sahip çıkarak bir adım ileri getirmektir.
HESAP YAPACAK YAŞI GEÇTİK. KAZANMAK İÇİN YOLA ÇIKTIK.
ST- Siz şuanda Türkiye – İstanbul analizi yapıyorsunuz, örgütlenmedeki çarpık ilişkilerin, çarpık örgütlenmenin birebir analizini tecrübe ile yaparken, Yılların zararını İstanbul görüyor sanırım.. Bunun için mi çıktınız ortaya, Bir takım yanlışlıkları, örgütlenmeleri düzeltmek için mi?
Şinasi Öktem – Hayır, bizim uğraştığımız işler değil. Hangi ilçede ilçe başkanı kim, örgüt kim.. Bunlar bizi çok fazla ilgilendirmiyor. Biz elimize kalem kağıt alıp ilçemizde başkan vs.. şu bu hesabı yapacak yaşı da geçtik, olgunluğu da geçtik. Kim nerede başkansa, kim nerede görevliyse bizim muhatabımız o dur. Ona katkıda bulunmak, onu hareketin içerisine çekmek. Bunun birçok yöntemleri vardır. toplantı yaparız katılır, ya da derdi ben orda daha büyük bir toplantı yapacağım. Ben yine işin gereğini yapmış olurum.
Yapılan her iş, yapılan her olumlu iş parti içindir. Partide sorunu olan, olmayan insanlar olabilir. Ama gündemimiz ve sorunumuz o değil. Ülkemizin birçok meselesi var. Böyle bir partinin içindeki küçük çekişmeler, kendine yönelik mücadele anlayışı hiçbir şekilde kabul edilemez. Mücadele edilmez mi tabi ki edilir. Günü geldiğinde, Belediye seçimleri başladığında… o zaman bakarız. Kongreler biter bu defterleri kapatırız kim seçildiyse.. Yeter ki adalet olsun.
HİÇBİR PROFESYONEL YERE ADAY DEĞİLİZ
Yani parti içindeki ıvır zıvır işlerle uğraşacağımıza bu işleri ortadan kaldırmak bizim işimiz. Ben bir ilçede bir toplantı yaptığımda 40 tane derdi vardı. Kimisi birbirleriyle kavgalı, o gelirse ben gelmem, önce bize gelin, bizim ordan çıkın, sonra oraya gidin, bu kadar teferruatlı gerçekten çok bir iş bu iş. Çünkü ben bu işin içinde olmama rağmen, bu partide birbirleriyle kavga etmemiş kimse kalmamış ben de dahil. Ben de kendimi yıkanmış ak kaşık yerine koymuyorum. Elbette bizde bir dünya yanlışlık, haksızlık yapmışız. Birkaç dünya da doğru yapmışız. İş adamı insanlar hata da yaparlar, yanlış da yaparlar doğru da yaparlar. Bu işleri yapıp da hatasız iş yapanları peygamber yapıyorlar. Peygamber olmadığımız, kul olduğumuza göre bizim de eksikliklerimiz oluyor. Bütün mesele birbirimizin eksiğine, gediğine, yanlışına hoşgörü ile yaklaşabilmek. Onu, ben de olsam yapabilirdim diyebilmek. Bunu dedikten sonra çok sorun kalmayacak geride.
Hiçbir iddiamız yok, hiçbir profesyonel yere aday değiliz. Milletvekili adayı olmamışız. Aday bile olmadım, olsaydım belli olurdu olup olmayacağım.
ST- Bugün ki PKK ile olan hükümet ilişkilerinde İstanbul seçimlerinde etkisi olacak mı? Tepki oyları olacak mı?
Şinasi Öktem – BARIŞ OLDU MU? Ne oldu şimdi. ne yaptı bunlar, ne barışı sağladılar, ne çözüldü, çözülen ne, sağlanan barış ne… bunu bir anlayabilsek bu soruya cevap vermek mümkün. Şunu halletti Türkiye diyebilecek bir arkadaşın var mı? Artık kürt meselesi Türkiye’de çözüldü diyebilir misiniz? Ve çözülen ne, satılmış basının, satılmış medyanın, ihanet içerisinde olan yüzlerce insanlar, şimdi Türkiye’ye bir gömlek giydirmek istiyorlar. Bunu Başbakan da yapmıyor, Dişişleri Bakanı da yapmıyor. Bunu ABD yapıyor. ABD-İsrail ortaklığıyla yapılıyor. silahları bırakıp gitsinler. Bıraksa ne olacak, götürse ne olacak. Nereye gidiyor, nasıl gelmesini engelleyeceksin. Bu kapıdan çıkıp 50 kere gelmediler mi?
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)