Son Dakika Haberler

KAPTAN-I DERYALARDA BOĞDURULUR, KATLEDİLİR! -3-

KAPTAN-I DERYALARDA BOĞDURULUR, KATLEDİLİR! -3-
Okunma : 765 views Yorum Yap

İbrahim BALCI
İbrahim BALCI

Osmanlı İmparatorluğunda Kaptan-ı Deryalık 1867 yılına kadar devam etti. 1867 de Tanzimat dönemi ile birlikte Kaptan-ı Deryalık kaldırıldı ve yerine Bahriye Nezareti kuruldu. Bu tarihten sonra başarılı veya başarısız Kaptan-ı Deryalar ya da değişik görevde bulunanlar için boğularak ya da sair şekilde öldürülmeler geride kaldı. 1867 den sonra 1924 yılına kadar Harbiye Nazırlığına 18 kişi geldi (Bunlardan 10’ u Türk, Türklerden bir kişi aynı göreve 3, bir kişi de 2 defa getirildiler) diğerleri yabancıdır (Örneğin; Sir Douglas Austin Gamsla KCVO, (1908-1910), Ford (Şubat 1910 – Nisan 1910), Hugh Pigot Williams (Nisan 1910 – 1+910), Arthur Henry Limpos (14 Kasım 1913- 3 Eylül1914), Wilhelm  Souchon (3 Eylül 1914 – 24 Ağustos 1917 ve Hubert von Rebeur-Paschwitz (24 Ağustos-3 Kasım 1918).
Kaptan-ı Deryalık kaldırılıp yerine Harbiye Nezareti kurulduktan sonra değişik şekilde öldürmelerden de vazgeçildi. Zira kayıtlara en göre son 1809 da Kaptan-ı Derya Abdullah Ramiz Paşa öldürüldü. Ondan sonraki 1867 ye kadar olan dönemdeki Kaptan-ı Deryaların bir kısmının ecelleri ile öldüğü biliniyor, diğerlerinin ise ölümleri hakkında bilgi yok! Tanzimat’la gelen yenilikler, yasaların yürürlüğe girmesi gelişi güzel öldürülmeleri de ortadan kaldırmış olmalı…
DELİ HÜSEYİN PAŞA: Devşirme olmayan Türk paşalardan biridir. Bursa’nın Akçapınar köyünde doğdu ve saraya alındı. Sarayın odun işleri ile ilgileniyordu. İran Şahı’nın gönderdiği kırılması çok güç olan yayı kırması ile dikkatleri üzerine çekti. Deli Hüseyin Paşa Enderun’da yetişti. İmrahorluk yaptıktan sonra Kaptan-ı Deryalığa getirildi. Revan Seferine bu unvanla katıldı ve çok başarı gösterdi. Sonra da Azerbaycan seferine iştirak etti. Mısır Beylerbeyi oldu (1635). Takibende Anadolu Beylerbeyliğine getirildi. Her geçen gün başarılı görevler yaparak şöhreti artan Deli Hüseyin Paşa Sultan IV. Murat’ın Bağdat Seferine katıldı. Kuşatma sırasında iki kaleyi kolaylıkla aldı ve Bağdat’ta asayişi temin etti. Başarıları nedeni ile Kubbealtı Veziri yapıldı ve sadaret kaymakamı oldu (1639). Özi (1641), Bosna (1642) ve Budin (1644) Beylerbeyi oldu. Sultan IV. Murat’ın ölümünden sonra tahta Sultan İbrahim çıktı ve Deli Hüseyin Paşa’yı tekrar Kaptan-ı Deryalığa getirdi. Karadeniz’de Rus Kazaklarına karşı verdiği savaşta Kazakları yendi ve pek çok gemi esir aldı. Hüseyin Paşa’ya gösterdiği cesaret ve gözü pekliği nedeni ile “Deli” lakabı takıldı. Hanya Muhafızı oldu, Venediklileri mağlup etti. Girit Seferinde Girit’in bütün şehirlerini ele geçirdi. Bu arada kısa bir süre da sadrazamlık yaptı (28.2.1656-5.3.1656). Başarıya doymayan Deli Hüseyin Paşa, yaptığı delicesine işler nedeni ile göze battı. Başarıları şöhretini arttırınca düşmanı çoğaldı. Kendisinden sonra sadrazam olan Köprülü Mehmet Paşa kendisine rakip olacağı endişesi ile Deli Hüseyin Paşa’yı Yedikule zindanına hapsettirdi ve zindanda boğdurularak öldürüldü (1659).
SİULAHTAR YUSUF AĞA;  Dalmaçyalı bir devşirmedir. Esas adı Joseph Maskoviteh’di. Saraya alınıp gerekli eğitimi aldıktan sonra hızlı adımlarla yükseldi. Kaptan-ı Deryalığa getirildi. Girit’in fethini gerçekleştirdi. Komutanlarına halka eziyet yapmamalarını, Girit halkının hangi din ve mezhepten olursa olsun ibadetlerini yapabileceklerini, ev ve işyerlerinde yaşayabileceklerini bildirdi.  Serdarı Ekrem olarak İstanbul’a döndü ve Padişah’a zaferi müjdeledi (20.11.1645). Girit Seferine çıkılmasını istemeyen Sadrazam Mehmet Paşa, Silahtar Yusuf Ağa’yı kıskandı ve kendi yerine geçebileceği endişesi ile Padişah İbrahim’i Yusuf Ağa’nın Girit’ten büyük ganimetler aldığı fakat İstanbul’a getirmediğini söyleyerek kışkırttı. Sadrazamına inanan Sultan I. İbrahim, idam fermanı çıkardı ve İstanbul’a geldikten iki ay sonra Silahtar Yusuf Ağa boğdurularak öldürüldü (1646).  Böylece tarihe  “Yanya Fatihi” olarak geçen Silahtar Yusuf Ağa da ortadan kaldırılmış oldu.
KARA MUSA PAŞA: Rum asıllı devşirmedir. Sarayda eğitildi. IV. Murat’ın Muhasipliği ve Silahtarlığı görevlerinde bulundu. Kapıcıbaşı, Sipahi Ağası, Bölük Ağası, Şehremini, Yeniçeri Ağası gibi önemli hizmetlerde bulunduktan sonra başdefterdar oldu (1645). Sonra da Kaptanı Deryalığa getirildi (1647). Bu görevde başarılı olamayınca görevden azledildi. Sadrazam Salih Paşa’nın idam edilmesi üzerine Kara Musa Paşa Sadrazamlığa getirildi (1647) ama sadece 5 gün sadrazam olarak kaldı. Zira henüz İstanbul’a gelmemişti. Böylece göreve başlamadan ve 5 gün sonra azledildi. İstanbul’a gelince ikinci vezir yapılarak Bağdat valiliğine gönderildi. Burada iki yol kaldı ve azledilince İstanbul’a döndü. Erişkin olmayan Sultan IV. Murat’ın Naibi olan Kösem Sultan danışmanları ve sadrazamın kararı ile Kara Musa Paşa’yı idam ettirerek ortadan kaldırdı.
FAZLI PAŞA:  Boşnak kökenli devşirmedir. Enderunda yetişti. Kaptan-ı Deryalığa getirildi (1646-1647). Vezir rütbesi ile Anadolu ve Rumeli Beylerbeyi olarak görev yaptı. Kaptan-ı Derya olarak Girit’in fethinde bulundu. Sultan I. İbrahim’in kızı ile evlenerek saraya damat oldu. Teaşvar valiliği yaptı (1641-1642). Sultan IV. Mehmet döneminde Boğdan ayaklamalarını bastırdı. Başarılarına rağmen yerli halktan rüşvet aldığı gerekçesi ile Edirne Sarayında boynu vurularak öldürüldü (1657).
 
MERZİFONLU KARA MUSTAFA PAŞA:  Türk paşalardan biri olup Merzifon’un Marinca köyünde doğdu (1634). Babası yörenin en önemli sipahilerinden biriydi ve Bağdat’ın zaptı sırasında şehit olunca 4 yaşında yetim kaldı. Babasının dostu olan Köprülü Mehmet Paşa’nın mahiyetinde yetişti. Çok iyi tahsil gördü, adım adım yükselmeyi bildi ve Köprülü Mehmet Paşa’ya damat oldu.  Köprülü Mehmet Paşa Sadrazam olunca telhisci olarak görevlendirildi ve Erdal Seferi sırasında Yanova kalesinin zaptını Padişah’a bildirmesi üzerine ikinci mirahurluğa yükseldi (1658). Bir süre sonra Silistre Beylerbeyi sonra da vezir rütbesi ile Diyarbakır valiliğine gönderildi (1661). Fazıl Ahmet Paşa Sadrazam olunca  Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Kaptan-ı Deryalığa getirildi. Veziri Azam Fazıl Ahmet Paşa Avusturya seferine Serdar-ı Ekrem olarak gidince Merzifonlu Kara Mustafa Paşa sadaret kaymakamlığına getirildi (1663). Fazıl Ahmet Paşanın ölümü üzerine de Sadrazam oldu (1676). Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Rus seferine çıkarak Cehrini aldı (1678). Fethe alışık Osmanlı ordusu Viyana Seferine çıktı ve ağır bir yenilgi aldı (1683). Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Viyana’yı kuşattı, kuşatma günlerce sürdü, Viyana tam teslim olacağı sırada Kırım Hanı ihanet edince Osmanlı Ordusu yenildi ve Kara Mustafa Paşa orduyu Belgrat’a çekti.  Bu yenilginin bedelini de canı ile ödedi.  Viyana bozgununu fırsat bilen Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın karşıtları Padişah IV. Mehmet’e etki yaparak idam fermanı çıkarmayı sağladılar. Padişah IV. Mehmet ferman yazarak Kapıcılar Kâhyası ile Belgrat’a gönderdi. Gelen ferman kendisine bildirilince “ferman padişahın” deyip boyun eğen Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın başı kesilerek idam edildi. Padişah IV. Mehmet hata ettiğini anlayınca idamın ertelenmesi için ikinci bir ferman yazıp gönderdi ise de ferman yerine ulaşmadan Merzifonlu Kara Mustafa Paşa idam edilmiş olduğundan ikinci ferman sonuç vermedi ama Avrupalıların deyimi ile Merzifonlu Kara Mustafa Paşanın idamı ile Osmanlı Devletinin “ Fetih Devri” de sona ermiş oldu.  Böylece Osmanlı Devletinin güçlü, zeki, iradesi sağlam, azim sahibi, işten anlayan çok yetenekli bir devlet adamı ortadan kaldırılmış oldu.
 

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)