Son Dakika Haberler

SARIYER TEPECİK MAÇINI KAZANAMAZDI AMA!!! İbrahim Balcı

SARIYER TEPECİK MAÇINI KAZANAMAZDI AMA!!! İbrahim Balcı
Okunma : 611 views Yorum Yap

ibalci       Sarıyer kendi sahasında Tepecikspor’a 2-1 mağlup oldu. Gerek futbol gerekse sonuç çok kötü… Sarıyer’in daha iyi oynamasına ve rakibi yenmesine de olanak yoktu. Çünkü İzmir Bölgesi hakemi olan Alper Ulusoy buna izin vermezdi. Maç boyu tüm avantajları rakip lehine kullanırken, Sarıyer’i özellikle de Barış, Sinan ve Menderes’i oynatmamak için gereken her şeyi yaptı! Yazık!
Ama şunları da belirtmemiz gerekir: Sarıyer transfer ayında beklenen futbolcuları alamadı. Ara transferde aynı yanlışlar devam ettirildi. Bırakılan futbolcular ile transfer edilen futbolcularda büyük hatalar yapıldı. Anlaşılan o ki gerek değişen ve gerekse görevde olan teknik heyet istediklerini yapamadılar…  Ortada bir yanlışlık var. Hem de vahim bir yanlışlık.
Ethem’in gönderilmesi çok büyük hata! Buna karar veren kendi ipini çekti, durum ortada. Büyük ümitlerle kadroda tutulan sağbek Hüseyin en azından bugünler içinde kadroda tutulabilirdi. Yine bu gibi durumlar düşünülerek Ünal Nuhoğlu, Turgay Koyuncu hatta Tevfik tutulabilirdi. Bunlar bırakılırken daha iyileri alınacak diye bırakıldılar AMA!… Daha iyeleri alınamadı. Yazık oldu!
Ara transferde alınanlardan sadece Cemre’den takımda oynar. Zira bilinen bir futbolcu! Ama diğerleri Sarıyer takımında oynayamaz! İyi niyetlerine söylenecek bir şey yok AMA! Amalarla da olmuyor…
Geçen sezon bir varlık göstermediği için serbest bırakılan Görkem’in ara transferde alınmasının nedeni nedir? Bünyamin neden ve nasıl alındı? Birileri bunları anlatsın da bilelim… Neyse gelelim maça!
Sarıyer çok kötü bir futbol oynadı. Tanınamayacak kadar kötü futbol… İki önemli ismin kart cezalısı olması Sarıyer’i darmadağın etti… Egemen sol bek oynatılarak kurban edildi. Semih hiç oynamadığı stoper mevkiinde oynatılınca ateşin içine atıldı.  Orta alanda yer alan iki kanat adamı Barış ve Menderes hücuma dönük oynadıklarından bütün iş Hasan ile M. Akif’te kaldı. Hasan’ın sakatlanması, M. Akif’in çok top kaybetmesi; sakatlanan Hasan’ın yerine forvet adamının alınması takımın rakibe teslimi demekti öyle oldu… Bir parantez açalım ve soralım madem bekin yok altyapıdan kadroya alınan bek neden oynatılmadı?
Sarıyer maç boyu ne yaptığını bilmeden oynadı. Rakip istediği gibi sahada top gezdirdi. Cüneyt mütereddit; geri dörtlüde ne yaptığını bilen sadece Serhat, biraz da Ulaç; orta saha harman yeri… Aslında orta sahada iki adamla oynandı. Çünkü Barış ve Menderes rakip ataklarında bile defansa inmediler… Barış, nedense haftalardan beri iyi değil. Oysa takımın en iyilerinden biriydi. Bir sorunu olmalı.  Keza Sinan aynı şekilde… Bu iki futbolcu bu kadar büyük efor sarf etmelerine karşın randıman veremiyorlarsa onlara destek olunması gerekir. Bu da teknik heyetin işi! Dinlendirilirler mi ne yaparlar, onlar karar vermeli…  Melih’in oynatıldığı yer çizgi olmamalıydı… Menderes’te olmasa rakip kaleye gidecek adam olmayacaktı… Çok şey beklenen ama bekleneni veremeyen Uğur’un yerine oyuna alınan  Cemre madem ki bu kadar oynayabiliyordu, hasta olsa bile ilk on birde sahaya sürülmeliydi…  Bir diğer önemli husus Sarıyer takımında hiç yardımlaşma yok. Topu alan etrafına bakıyor, yanına gelen kimse yok. Ne yapacak? Hücumda çoğalamıyor. Rakip orta sahada top gezdiriyor pres diye bir şey yok! O zaman top nasıl kazanılacak, rakibin oyunu nasıl bozulacak!  Bir diğer husus rakip takımlar neden izlenmiyor? İzlense, rakibin orta sahadaki beyni Yasin (13 No. Lu) ve forvetin tecrübeli adamı Adem (19 No.lu)’ in durdurulması için önlemler alınırdı. Ama hiç biri yapılmadı…
Sarıyer ikinci golü yedikten sonra olaylar da başladı. Cüneyt hatalı gol yedi. Herkes üzüldü. Bu üzüntü aleyhte tezahüratı beraberinde getirmemeliydi. Ethem’in gönderilmesine tepki bu şekilde verilmemeliydi. Yatırırsın aidatını, gelirsin kongreye kullanırsın oyunu olur biter. Kongre üyesi değilsin, fanatik seyircisin o zaman da kulübün durumunu düşünecek ve tepkini olumlu yönde ortaya koyacaksın… Yönetim kuruluna, teknik heyete istifa diye bağırabilirsin, takımı yuhalayabilirsin ama bir hududu vardır, o hududu aşamazsın. Aşarsan kulübüne zarar verirsin… Küfür, kafir ve sövme yok böyle şeyler…
Seyircilerin durumu da enteresan! Bu seyirciler iki hafta öncesine kadar örnek hareket ediyorlardı, peki ne oldu da böyle oldu? Ünye maçında da Ethem yoktu ama seyirci mükemmeldi. Bunu da 14-15 yaşında bir seyircinin yanındaki arkadaşı ile konuşurken öğrendik.  “Seyirciler maça parasız giriyorlar. Hepsine kombine bilet verilmiş. Kombine paralarını yöneticiler ödemiş…. Ayrıca her hafta bir kısım seyirciye bağırsınlar diye para veriliyormuş. Bu hafta verilmemiş….”  Olacak iş mi bu? İnsan inanmak bile istemiyor!
Yönetici seyirci desteği için bir kısım seyirciye kombine bilet verebilir, aklım erer.  Ama her hafta seyirciye harçlık verirsen ve bir gün gelir bunu kesersen olacak olan budur!
Sarıyer kulübünde yönetici hele başkan olarak görev almak çok büyük fedakârlık! Yıllardan beri İstinye Spor Kulübü’nde başkan olarak görev yapan Saffet Akkoyun, trilyonlarca borcu olan Sarıyer Spor Kulübü’nde başkanlığı kabul etmişse kabahat mi etti? Bu kadar emek sarf edeceksin, kucak dolusu para vereceksin, sonra da hakaret işiteceksin! Yazık ve günah…  Yönetici bulmakta zorlanırken, mevcutları küstürmenin ne anlamı var…
Lütfen destek olacak yerde köstek olmayalım!  Zira hata yapanlar, hatalarını telafi etmeyi de bilirler.
 

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)