Son Dakika Haberler
“width=“1293

Sonuç Bu Olmamalıydı. İbrahim BALCI

Sonuç Bu Olmamalıydı. İbrahim BALCI
Okunma : 642 views Yorum Yap

Hava yağmurlu, hava soğuk! Stat zemini berbat! Futboldan çok deniz ski sporu için hayli elverişli. Böyle bir ortamda YZÖ stadında futbol oynanacak. Takımlar çok iyi hazırlanmış, en iyi kadrolarını sahaya sürmüşler, TFF nu taaaaaaa Mardin’den hakem triosunu karpuz seçer gibi seçip “Al size dörtlü bir acuze” deyip göndermiş! Gerçekten hakem triosu ama bilhassa orta hakem Mehmet Nevzat Adal tam acuze! Yani vahşi bir sırtlan! Ne mi yaptı? Daha ne yapacak: Sarıyer’in penaltısını vermemekle lacivert-beyazlı ekibi sırtlan gibi parçaladı!
Eeeee! Futbol vardır diyelim.
Sarıyer bu sezondaki en iyi futbolunu oynadı. Bunu öncelikle söyleyelim. Maçın başından sonuna kadar maça asıldı, oyundan kopmadı, hiçbir futbolcu adam sende demedi. İki kez galip duruma yükseldi fakat skoru koruyamadı ve ilk yarıda atılan gollerle maç 2-2 sonuçlandı. Ya ikinci devre! Aslında ne oldu ise bu devrede oldu. İkinci yarıda; rakip kaleci Atahan’ın gollük şutunu kornerle önledi. Sonra Sinan, Cemre ve yine Cemre iki gollük fırsatı değerlendiremedi. Bu arada bir penaltılık pozisyonu hakem es geçti. Sinan bir kez daha fırsatı değerlendiremedi ve nihayet meydana gelen karambolde üç Sarıyerli bir topa müdahale edemedi. İki adımdan en son topa dokunamayan Emre Karaman oldu. Yani penaltı pozisyonu hariç bu devrede Sarıyer tam altı gol pozisyonunu gole çeviremedi. Rakip ise bir pozisyonu kullanamadı. Böyle bir maçtan sonra takımlar puanları paylaşarak sahadan ayrıldı.
Sarıyer bu sezonun en iyi maçını oynadı ama yine de çok eksikleri vardı. Ethem yine iyi idi. Çıkardığı iki gollük pozisyon mükemmeldi. Yediği gollere bir şey yapamazdı. Kendini oyuna verdiği sürece başarısı artıyor. Sarıyer’in geri dörtlüsü devamlı sırıtıyor. Bu geri dörtlü Sarıyer’i taşıyamaz, Atahan bu maçta iyi işler yaptı. Bu hattın diğer adamları; Emre Karaman , Erol Yükseker ve Emre Bayraktarbaşı’yı yermenin anlamı yok, yapabileceklerinin en iyisini yapmaya çalışıyorlar ama yeterli değil. Sarıyer’in orta sahası yolgeçen hanı gibi! Rakip futbolcular adeta Sarıyer nısıf sahasında at koşturuyor! Sarıyer’in savaşçı elemanı yok. Hele Gökhan Çakır zehir zemberek! O ne tedirginlik, o ne hırs ve sinir! Buna rağmen top ayağına geldiğinde gayeden uzak bir hava içine giriyor. Bir türlü takımı yöneten, oynatan Gökhan Çakır olamıyor. Böyle olunca da oyundan alınıyor. Efecan çok mücadele ediyor ama o kadar. Oynatması gerekirken oynamak istiyor. Ama dilinden anlayan yok, defalarca rakip defansın arkasına sızdı ama top alamadı. İstediğini yapamıyor. O zaman yapacağı şey orta alanda topla daha fazla buluşmak ve takımı oynatmak! Barış Bakır hayli mücadele etti ama tutunamadı. Takımın en iyisi şüphesiz sahada adım atmadık yer bırakmayan Sinan’dı. Bir de bulduğu fırsatları değerlendirebilseydi muhteşem olurdu. Elbette ki öyle bir Sinan da Sarıyer’de değil süper ligde bir takımda olurdu. Cemre bu kez gol yollarında etkin olamadı ve elde ettiği fırsatları değerlendiremedi. Böyle havalarda Cemre fazla bir şey vermez, veremez. Zira futbol stili, futbol anlayışı ve fiziki durumu yağışlı havalar ve ağır saha için uygun değil!
Bu defa Sadi Hocanın değişiklikleri isabetli olmadı. Hüseyin sahada kayboldu, kaptırdığı top ise Sarıyer’e çok şey kaybettirecekti! Bereket rakip futbolcu topu auta attı. Ünal ile M. Akif de bekleneni vermediler.
Futbolda kuraldır, yenemiyorsan yenilmeyeceksin. Sarıyer yenemedi ama yenilmedi de. Lig sıralamasında bir puanın büyük önemi var, en azından bir puan alındı.
Sarıyer seyircisi iyi gidiyor, böyle devam etmeliler. Kulübe, takıma destek başarıyı getirir, bunun bilinci içinde devamlılık göstermelidirler.
Bir konuya değinmeden geçemeyeceğim. Sarıyer Stadında reklam panoları boş! Sadece yedi sekiz reklam var. Bu ayıp mı ayıp bir şey! İki kale arkası ve karşı taraf 90 ile 100 reklam panosu alıyor. Bin liradan reklam alınsa 100 bin lira yapar. Günümüzde 2 bin 3 bin liradan reklam alınabilir. Ama durmakla değil, işyerlerini dolaşmakla olur. Bir diğer konu, HUNCA’ dan forma reklamı alınmış. Reklamların da bir ölçüsü vardır. Benim bildiğim 20×30 dur. Forma reklamını okumak için dürbünle bakmamız gerekti onu da bulamadık, sorduk öğrendik,
Mali bakımdan Sarıyer’i yine zor günler bekliyor. Sayın Mehmet Akdağ’ın, yıllarca emek verdiği kulübünü sahiplenmesi ve yönetim kurulu ile temas kurarak, aradaki buzları eritmesi gerekir. Özel belgeler, özel sözleşmeler şunlar bunlar! Sayın M. Akdağ isterse bu sorunu çözer ve kulübü büyük yıkımdan kurtarır. Aklıselim Sarıyerliler Sayın Akdağ’dan bunu bekliyor.

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)