Yıllardır yapılamayanı yapmalı diyorum. Neydi bu yıllardır yapılamayan, olmayan veyahut ülkenin bazı yerlerinde başarılıp bazı yerlerinde başarılamayan?
CHP birlikteliği, İzmir’deki birliktelik gibi, Türkiye Cumhuriyeti’nin her köşesinde aynı düşünce, aynı hareket ve her an kurtuluş mücadelesi verir gibi olmalı. Şimdi derseniz ki her an kurtuluş mücadelesi mi olur? Olur, bal gibi de olur; çünkü ülkenin her bir köşesinde muhafazakar, yönünü doğuya dönen, bireyin inanç özgürlüğünü görmekten rahatsızlık duyan, bireyi inancından dolayı kendi çıkarları doğrultusunda kullanan düşünce var oldukça her an kurtuluş mücadelesi verir gibi çalışmak farz olmuştur.
Bakın, söylediklerim sakın yanlış anlaşılmasın. Bizler, dinden, imandan, ibadetten, camiden, cemevinden, kiliseden, tapınaktan veya her hangi bir dine mensup olmayanlardan korkmuyoruz. Bilakis inancın, kişinin kendi ile yaratan arasındaki bir bağ olduğunu düşünüyor; dine hiçbir siyasi unsurun karıştırılmaması gerektiğini söylüyoruz.
Canım ülkemizin Orta Doğu’nun karanlık kuyusunun eşiğine getirilmesi yetmezmiş gibi bir de onun o karanlığın içine çekilmek istenmesinin bir açıklaması olamaz. Dış güçlerin kötü amaçlarına alet edilen Türk halkı, bu seçimler aşamasında eminim ki gereken dersi gereken yerlere vermesini yine çok iyi bilecektir.
SARIYER’DE BELEDİYECİLİK
Sarıyerimiz doğayla bütünleşen, birileri istese de istemese de tek bir çınarının dahi katledilmesine müsaade etmeyen, aynı zamanda gözü doymayanlara peşkeş çekilmeyecek kadar hassas olan önemli bir ilçemizdir. Biz de CHP Belediyeleri olarak bu yolda ortak düşünceler eşliğinde yürürken öncelikle çarpık yapılanmayı hedef alacağız. Ve bunu, hiçbir doğa katline izin vermeden halkımızla el ele, omuz omuza, kol kola başaracağız.
Sarıyer’de yaşayan insanların doğa ile bütünleşmeye; güvenli ve temiz konutlarda yaşamaya hakkı olduğunu bilerek hizmet vereceğiz. Tabii ki bu zorlu bir süreç olacak. Fakat bu zorluğun üstesinden halkımızın ve örgütümüzün bütünleşmesiyle geleceğimize dair inancımız tamdır.
Halk evlerinin, okulların ve ibadethanelerin restorasyonu yapılmalı, insanların güvenli ve özgür yaşam biçimleri geliştirilmelidir. Biz, CHP olarak, her bireyin istek ve arzularını dikkate alarak refah düzeyini arttırmaya talibiz.
Tüm ülkede olduğu gibi Sarıyer’de de öğrencilerimizin barınma sorunu mevcuttur. Ve bu sorun, ancak ve ancak onların da istekleri göz önünde bulundurularak ve gereken yatırımlar, onların da istekleri doğrultusunda yapılarak çözümlenebilir.
Küçük esnafın bankalara olan bağımlılığı azaltılarak ekonomik refahının arttırılması gerekmektedir. Süpermarket, hipermarket zincirleri oluşturulurken küçük esnafın ezilmemesine de gayret gösterilmelidir. Daha birçok düşüncemi, buradan sizlerle ilerleyen süreçlerde, konunun detaylarına inerek paylaşmaya devam edeceğim. Bu bağlamda fikir, öneri ve görüşlerinizi rica ederim.
Devrim KEÇİLİ